A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kelimeler Savaşı.

Kategori Kategori: Ayorum Güncel | Yorumlar 2 Yorum | Yazar Yazan: Tayfun Şahin | 22 Mart 2009 13:07:26

Psikolojik savaşın çoğu zaman toptan, tüfekten daha etkili olduğunu hepimiz yaşayarak görüyoruz sanırım. Amerika'nın 1. Körfez Krizindeki 'Naklen Savaş' uygulamasından, sipariş üzerine yazılan kitaplara, ünlülerin araç olarak kullanılmasından, modaya kadar hemen her şey insanları yönlendirmek icin kullanılır hale geldi.

Türkiye’de de uzun zamandır benzer bir süreç yaşanıyor. 80 öncesinde daha kaba bir şekilde safları belirleyerek çatışılırken, artık medya üzerinden ve kelimelerle savaşılıyor.

Amerikancı, ikinci cumhuriyetçi, liberal(!) bazı yazarların ve siyasetçilerin şimdi ki favori icadı: ‘ Dini hassasiyeti olan insanlar.’ cümlesi… Neredeyse her konuyu açıklarken, özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’ne ya da genel olarak sol düşünceye saldırırken, sıklıkla kullanıyorlar bu cümleyi. Örneğin, herşeyi bilen (!) bir köşe yazarı CHP’nin halkı anlamadığından, halkın inançlarıyla çatıştığından, kılık-kıyafet zabıtalığı yaptığından bahsederken  hemen ‘ Dini hassasiyeti olan insanlar!’ cümlesini araya sıkıştırıyor.

Bunun gibi bir tutum sergileyen, çok ünlü bir bayan bilen(!) de; sol dünyanın açmazını halktan uzak olmak, halkı aşağılamak, milli iradeyi önemsememek diye saydıktan sonra, ‘Dini hassasiyeti olan insanlarımız.’ diye bir cümle patlatıveriyor.
 
Unutmadan eklemeliyim ki, bu cümlenin sosu da ‘Dindar’ kelimesi. İkisi bir araya gelince sihir tamamlanmış oluyor. Mesela, ‘AKP neden iktidar oldu?’ diye soruyorsunuz; “Çünkü dindar insanların, dini hassasiyeti olanların oyunu aldı.” diyerek cevap veriyorlar.

“Tayyip Erdoğan neden bu kadar popüler?” diyorsunuz; “ Zira Tayyip Bey halkın inançlarıyla, değerleriyle çatışmıyor. Dini hassasiyeti olan insanları anlıyor!” diyorlar.
Yani anlayacağınız, ilaç niyetine her sorunun cevabında benzer cümleler var.

Peki bu hassasiyeti belirleyen kim ya da ne? Dindarmetre icad edildi de biz mi bilmiyoruz? Hassasiyetin referansı tepeden tırnağa marka giyinen, son model arabalarla dolaşan türbanlı kadınlar mı, yoksa Anadolu köylüsü kadınlar mı? Aczmendinin hassasiyetiyle, yan komşunun hassasiyeti bir mi? Camiye gitmek mi ‘dindar’ olmanın tek şartı, yoksa haram yememek mi? Allah diyerek soyanları mı referans alacağız, yoksa yardımını gizli yapanları mı?

Sorular elbette çoğaltılabilir... Açıkçası ben Türkiye’de şimdiye kadar ‘Dini hassasiyeti olmayan’ kimseyi görmedim!... Eğer bu hassasiyet dine saygı demekse; herkes saygılıdır. Eğer, ibadet edene saygıysa; herkes saygılıdır. Eğer, yaşam tarzına saygıysa; herkes saygılıdır. Danimarka da yaşanan ‘Karikatür Terbiyesizliğine’ kim tepki göstermedi bu ülkede? Ya da, kim oruç tutanlara mani olmuştur?

Zaten bahsettiğim yazar, çizer gürühu da bunların farkında ama ‘Yobazlık, softalık, din baronluğu, inanç tacirliği,..’ kelimelerini perdelemek için sarılıyorlar bu cümlelere.
Çok şikayet eder göründükleri ‘tektipleştirme’ harekatının bir propaganda cümlesi olarak değerlendirdikleri için meseleyi, böyle uyduruk laflar kullanıyorlar. Anadolu Aleviliğini, sunni islam’ın tarikatçı olmayan yorumunu, inançsızları, hıristiyanları, süryanileri ve kendileri gibi düşünmeyen herkesi görmezden geliyorlar.

Kitlelere “ Bakın bütün mesele dini hassasiyette!” diyerek yobazlığın, tarikatçılığın, din tacirliğinin önünü açıyorlar. Tıpkı, siyasal amaçlı örtünme olan ‘Türbanlanmayı’, halka daha sempatik gelen, Anadolu usulü ‘başbağlamayla’ aynılaştırdıkları gibi, şimdi de kitlelerin inançlarını ‘hassasiyet, dindar’ gibi masum kelimelerle sömürüyorlar.

‘Dini hassasiyeti olan!’ ya da ‘Dindarlar!’ gibi yeni icatları psikolojik harekatın araçları olarak değerlendirerek; kavramların dönüştürülmesine ya da içlerinin boşaltılmasına izin vermemeliyiz. Yobaza yobaz, soytarıya soytarı demeyi insan olmanın gereği olarak görüp; din gibi kutsal kabul edilen değerlerin din tacirlerince oya, ihaleye, statüye tahvil edilmesine karşı durmalıyız. Emin olun ortak bir siyaset dili oluşturulursa, ‘Dini hassasiyet’ adı altında iş çeviren yobazları da, ‘dindar’ görünümlü hırsızları da deşifre etmek ve halkımızla yüzleştirmek o derece kolay olacaktır.

 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 14 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

hale yenal { 09 Nisan 2009 11:18:46 }
bu yazı yazılarınızın incisi niteliğinde..
Ibrahim { 25 Mart 2009 04:33:41 }
Sadece belirtilen isimlerle deil, malesef islamiyet bir cok kisi tarafindan kitle siyasetinde arac olarak kullaniyor.. birilerinin artik bunu yuksek sesle dile getirmesi gerekir..
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap
Dünyada altın madenciliği nasıl yapılıyor, kazalar ne kadar yaygın?
Afganistan: Aktivistlerden kadınlar için online dergi

AB, Türkiye'ye verdiği mülteci fonunun nasıl harcandığını öğrenemiyor.
Avustralya Dışişleri Bakanı Wong: Filistin'i tanımaya hazırız.
İngiltere'de polis, silah ruhsatı almak isteyenlerin eşleriyle de mülakat yapmaya başladı.
Beterin beteri var!
Sağ popülistler ilk kez AB Parlamentosu'nun kontrolünü ele geçirebilir…

Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.
Türkiye son 20 yılda faize 563 milyar dolar ödedi
Uber Avustralya'da taksi şoförlerine 178 milyon ABD dolar tazminat ödeyecek
Çin 2024 ekonomi hedeflerini açıkladı
Almanya'daki Türk doktor sayısı 2 bin 600'ü geçti

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL
REMZİ RAŞA’YI ANMAK İÇİN

KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK
TARİHSEL İNSAN
SÜREÇ VE TARİHSEL ÖZNE

'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor
Avustralya’daki dev yosun ormanlarını yapay zekâ koruyor
2023'te sıcaklık rekoru kırıldı

Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar
Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik , Metaverse, Sanal Uzay Nedir?

Bilim insanı Matthieu Juncker ekosistemi gözlemlemek için ıssız adada 8 ay tek başına kalacak.
Beynine çip takılan kişinin düşünceleri 25 dakika boyunca okundu.
14 Mart Pi Günü, Günün Kutlu Olsun Pi !
Tüm canlılar için en ideal sıcak
Avustralya’da 350 kişinin konuştuğu yeni bir dil gelişti

2023'te 282 milyon insan açlık yaşadı.
Servet dağılımı adaletsizliği: Türkiye'de %1’lik kesim servetin %40’ını alıyor
BM Raporu: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısında soykırım suçu iddiası
Doğurganlık oranında 'büyük düşüş': Ülkelerin % 97'sinde nüfusun azalması bekleniyor
Dünya Mutluluk Raporu yayınlandı: Avusturalya listenin 10., Türkiye 98. sırasında yer aldı.

GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR
“KİRAZ ZAMANI” SERÇELER, KİRAZ AĞACIMIZ, RAZZİA
Enflasyon Rehberi

UCUZ ET
Hesap
---İST
SANDIK
TAKSİ DURAĞI

İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi
Dünyanın İlk Destan Kahramanı: Gılgamış


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git