A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

KURBANIM BUGÜN

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 24 Nisan 2025 09:39:52

Bayramlar denince, aklıma hep çocukluğumdaki bayramlar gelir. Her biri ne kadar güzel ve değerli hatıralar barındırır… Her bayramda çocuklara yeni giysiler alınır, hatta yeni ayakkabım da genelde bayramlarda alınırdı. Hiç unutmam, yeni ayakkabımı yatağımın başucuna koyar, deri kokusuyla uykuya dalardım. Siz hiç deri kokusuyla uyudunuz mu? O ne muhteşem bir histir, yeni bir ayakkabıya sahip olmak… Bayram sabahı erkenden kalkılır, bayram namazı için camiye gidilirdi. Dini iki bayram, her yıl değişen aylarda kutlanırdı. Bahara denk gelen bir bayram, birkaç yıl sonra yaz mevsimine rastlardı.

En çok da Kurban Bayramı’nda evlerde büyük bir telaş olurdu.



Tarihsel olarak nerede geçtiği kesin bilinmeyen bir hikâyeye göre, Abraham Efendi'nin çocuğu olmaz. Tanrıya her gece “Eğer bir erkek evladım olursa, sana kurban edeceğim” diye dua eder. Gün gelir, İshak dünyaya gelir. Abraham çok sevinir. Ancak bu arada İshak’ı tanrıya kurban edeceğini hatırlar.

Oğlu bir yaşa gelince, konuyu açar ona. Ve bir sabah eline bıçağını alır, kurban ritüeline başlar. Oğlunu yere yatırır. Elinde keskin bir bıçak... Tam kesmek üzereyken melekler gökten bir koyun indirir Abraham’a: “Al bunu kes, evladının yerine” derler.

Böylece İshak bu travmayı atlatır. Daha sonraları kim tarafından nasıl konduğu bilinmeyen bu olay, bir kurban bayramı olarak İslam dinine monte edilmiştir. Her semavi dinde “kurban” konusu işlenmiştir. Hatta çok tanrılı dinlerde, Paganlar’da bile kurban konusu yer alır, mabetlerinde bu iş için sunaklar inşa edilmiştir. Günümüze kadar ayakta kalan Tarsus’taki Donuktaş Mabedi'nde doğuya bakan duvarın içinde, kurbanlar için yapılmış sunak hâlâ duruşunu korumaktadır.

Çocukluğumda, bir Kurban Bayramı’nda Eskişehir’de teyzemlerdeydik. Teyzemin görümcesi Zeliha Zeytinoğlu, bir kamyon dolusu kurbanlık koyunu mahalle halkına dağıtmış, onların da kurban kesmesini sağlamıştı.

Kurban Bayramı’ndan birkaç gün önce kurbanlık koyun aranırdı. Bulunduğunda besiciyle sıkı bir pazarlığa oturulur, eller bağlanır, sallanır, üç aşağı beş yukarı bir fiyatta anlaşılırdı. Eve getirilen koyun kömürlüğe konur, önüne bolca yonca ve bir kova su bırakılır, sonra bayram sabahı beklenirdi.

Bayram sabahı namaza erkenden gidilir, camide bir köşeye oturulurdu. Hoca efendi vaaz kürsüsünden birkaç Arapça cümle okur, ardından bunları açıklamaya başlardı. Bilir misiniz? Kendi dilinde ibadet edemeyen tek halk, Türk halkıdır. Vaazın ardından bayram namazı kılınır, cemaatle bayramlaşılır, sonra halk kurban kesme ritüeli için evlerine dağılırdı.

Milli bayramlarda böyle hazırlıklar olmazdı. O günlerde evlerimizin pencerelerine bayrak asılır, okula gidiyorsak törenlere katılırdık. Hiç unutmam, 1951 yılında Ankara’da 23 Nisan günü, Meclis Başkanı Refik Koraltan, Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes’i ziyaret için okullardan temsilci çocuklar seçilmişti. Okuduğum Kurtuluş İlkokulu’nu temsil etmek üzere ben seçilmiştim. Otobüslerle Meclis’e, oradan Pembe Köşk’e ve Başbakanlığa gitmiş, devlet büyüklerinin ellerini öpmüştük.

Çocukluk bu ya, neye odaklandığımızı bilemezdik.

Yıllar geçti, 27 Mayıs’ta askeri müdahale oldu. Sonrası Kayseri günleri, Yassıada günlükleri ve hazin bir son… Ancak önemli bir tespit şu: 650 sene padişahlıkla yönetilmiş bir ülkede demokrasi kavramını özümsemek beş on senede mümkün olmuyormuş. Çoğunluğu yobaz olan, hatta %75’ten fazlası cahil bir toplumda, demokrasi kişiden kişiye anlam değiştirdiğinden, yüz senede bile işleyişini görmek hayal olabilir.

Bir diğer konu da zihnimi kurcalamakta: Ekonomide, teknolojide ve bilimde temayüz etmiş bir tek Müslüman ülke ismi aklıma gelmemekte. Bunun nedenlerinden biri, dinin yanlış yorumlarla topluma baskı aracı haline getirilmesi olabilir mi? Sözde din bezirganlarının topluma dayattığı anlamsız yaşam değerleri de cabası. Kanımca doğru bir tespit bu.

Yaklaşan bir başka Kurban Bayramı öncesi, ülkemizin din işleri sorumlusu, vekâleten kurban payı almanın ücretini açıkladı: TL 13.500. Bu miktar Diyanet’in kasasına yatırılırsa kurban payı alınabileceğini, hak sahibine de 2 kilogram et verileceğini söyledi. Diyanet’in bütçesi yetmiyor olmalı ki, halktan kurban katkı payı istemekte. Birçok bakanlıktan daha büyük bütçeye sahip bu kurumun, topladığı paralarla ne yaptığı ise meçhul. Harcamaları Sayıştay denetiminden kaçtığı için, kamuoyu bunları bilememekte. Yine bir kurban bayramında, bu kurum bir asgari ücretlinin maaşını istemekte, aynı Kızılay’ın çadır satması gibi diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.



Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git