![]() |
|
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
|
Türkiye, İsrail'e karşı eylem planını neden imzalamadı?
![]() Açıklamalarda, iddiaların doğru olmadığı; Türkiye'nin İsrail'e Lahey Grubu'nun Kolombiya'nın başkenti Bogota'daki Acil Durum Konferansı'nda alınan kararların çok ötesinde yaptırım uyguladığı vurgulandı. ![]() Hükümet daha önce İsrail ile ticaretin durdurulduğunu açıklamıştı. Muhalefet partileri ise dış ticaret verilerinin bu girişimi doğrulamadığını savunuyor. Lahey Grubu nedir? Güney Afrika, İsrail'e karşı Aralık 2023'te Uluslararası Adalet Divanı'nda "soykırım" davası açmıştı. Lahey Grubu, 31 Ocak 2025'te Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail'e karşı aldığı kararların uygulanması amacıyla kuruldu. Grubun kurucu üyeleri; Güney Afrika, Malezya, Namibya, Kolombiya, Bolivya, Şili, Senegal, Honduras ve Belize'ydi. Lahey Grubu, 15-16 Temmuz'da Kolombiya'nın başkenti Bogota'da olağanüstü gündemle toplandı. Bogota Acil Durum Konferansı'na, kurucu üyelerin daveti üzerine Türkiye dahil 30 ülkenin temsilcileri de katıldı. Türkiye'yi konferansta Dışişleri Bakan Yardımcısı Levent Gümrükçü temsil etti. Eylem Planı'nda neler var? Konferans sonrası yayımlanan ortak bildiride İsrail kınandı, altı maddelik somut bir eylem planı da imzaya açıldı. Otuz ülkeden sadece 12'si (Bolivya, Kolombiya, Küba, Endonezya, Irak, Libya, Malezya, Namibya, Nikaragua, Umman, Saint Vincent ve Grenadinler ve Güney Afrika) eylem planını imzaladı. Eylem Planı'nda İsrail'e karşı şu önlemler yer aldı:
Türkiye bu iddiayı reddediyor. Ankara'nın reddettiği bir diğer iddia da bazı üçüncü taraflar üzerinden İsrail'e çelik satışının devam ettiği. CHP Dış Politika Koordinatörü Uzgel: 'Erdoğan sert önlemlere katılırsa, bu Trump'ın tepkisini çekebilir'. Türkiye'nin ortak bildiriye katıldığı ancak eylem planını imzalamadığı haberlerinin basında ve sosyal medyada yer almasının ardından, hükümete arka arkaya tepkiler geldi. Başta CHP ve Yeni Yol Partisi grubu olmak üzere muhalefet partileri ile aralarında muhafazakar Abdurrahman Dilipak'ın da olduğu bazı yazarlar, Türkiye'nin İsrail'e karşı eylem planına imza atmamasını eleştirdi. Cumhuriyet gazetesine konuşan CHP Dış Politika Koordinatörü İlhan Uzgel, Türkiye'nin tavrının "sürpriz" olmadığını söyledi. Uzgel, "Erdoğan, Trump ile görüşmek ve Beyaz Saray'a davet edilmek istiyor. İsrail ile arası bozulursa ve sert önlemlere katılırsa bu Trump'ın tepkisini çekebilir. Şu an dış politikada Trump'ın desteğine ihtiyaç duyuyor" dedi. Dışişleri Bakanlığı: 'Tedbirlerin tamamına yakını Türkiye tarafından halihazırda uygulanıyor'. Tepkiler üzerine Dışişleri Bakanlığı ilk açıklamasını 19 Temmuz'da yaptı. Açıklamada, Türkiye'nin ortak bildiriye destek vermediğine ilişkin haberlerin "asılsız ve dezenformasyon amaçlı" olduğu belirtildi. "Bu gibi konularda tecrübe ve bilgi sahibi herkesin bileceği üzere, uluslararası toplantılarda ele alınan kararlara ve ortak bildirilere katılım hususu çoğunlukla belli bir takvime yayılmaktadır. "Bogota'daki toplantı sonunda hazırlanan Ortak Bildiri'ye ülkeler 20 Eylül 2025 tarihine kadar katılabilmektedirler. Halihazırda, toplantıda hazır bulanan 30 ülkeden sadece 12'si bildiriye katılım bildirmiştir." Açıklamada, ortak bildirideki unsurlardan bazılarının "Türkiye'nin uluslararası hukuki yükümlülükleri açısından kurumlar arası eş güdüm gerektirdiği" kaydedildi. Açıklamada ayrıca, Lahey Grubu'nun gündeme getirdiği tedbirlerin tamamına yakının Türkiye tarafından "halihazırda uygulandığının" altı çizildi. Dışişleri Bakanlığı, 20 Temmuz'da yaptığı ikinci açıklamada da bu konudaki iddiaların gerçeklerle bağdaşmadığını belirtti: "Türkiye'nin Filistinlilere yönelik desteğini siyasi saiklerle karalamayı ve kamuoyunu yanlış yönlendirmeyi hedefleyen bu girişimleri reddediyoruz." Türkiye'nin Bogota'da kabul edilen ortak bildiride yer alan önerilerin çok ötesinde kararlar alıp uyguladığının kaydedildiği açıklamada şu ifadeler de yer aldı: "Türkiye, İsrail'e askeri amaçlı satışların engellenmesi amacıyla da her türlü önlemi almakta, ayrıca uluslararası platformlarda öncü rol oynamaktadır. Nitekim, ülkemiz, İsrail'e silah transferinin durdurulmasına yönelik olarak 52 ülkenin desteğiyle BM nezdinde başlatılan girişime öncülük etmiştir." Dışişleri Bakanlığı ayrıca Türkiye'nin "Filistin'in yanında olmaya devam edeceğini" vurguladı. Yirmi beş ülkeden kınama Öte yandan 25 ülke 21 Temmuz'da ortak bir açıklama yayımlayarak İsrail'i kınadı. Açıklamada, Gazze'deki sivillerin çektiği acıların yeni boyutlara ulaştığı vurgulandı. "800'den fazla Filistinlinin yardım ararken öldürülmesi dehşet vericidir" denilen açıklamada şu ifadeler de yer aldı: "Yardımların damla damla verilmesini ve en temel ihtiyaçları olan su ve gıda ihtiyaçlarını karşılamak isteyen, aralarında çocukların da bulunduğu sivillerin insanlık dışı şekilde öldürülmesini kınıyoruz." Açıklamaya imza atan ülkeler arasında İngiltere ve Fransa da bulunuyor. Kaynak: BBC
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
![]() ![]()
| Tüm Yazarlar |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|
![]() |