A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

Kategori Kategori: Yaşam | Yorumlar 0 Yorum | 23 Ocak 2024 01:10:58

ABD'deki Chicago Üniversitesiden araştırmacılar Afganistan'da onlarca arkeolojik alanın buldozerlerle yıkılarak sistematik bir şekilde yağmaya açıldığını buldu. Uydu fotoğraflarıyla yaptıkları analizlerin, Afganistan'da Taliban'dan önceki hükümet döneminde başlayan sistemli yağmalamanın Taliban'ın 2021'de iktidara gelmesinden bu yana devam ettiğine dair ilk kesin fotoğraflı kanıtı sağladığını söylüyorlar.

Araştırmacılara göre hasar gören yerler arasında Geç Tunç Çağı ve Demir Çağı'na (M.Ö. 1000'den önce) kadar uzanan antik yerleşimler var.



Tespit ettikleri alanların çoğu, iki bin yıldan uzun süre önce bölgede hakimiyet kurmuş olan, Toharistan olarak da bilinen Baktriya'nın başkenti ve Afganistan'ın kuzeyinde bulunan Belh bölgesinde bulunuyor.

MÖ 327'de Büyük İskender bölgeyi fethetti ve Ahameniş hükümdarını yendikten sonra Roksana adındaki Baktriyalı bir kadınla evlendi.



Doğu-batı doğrultusundaki ana İpek Yolu rotasında konumlanan bölgenin kalbindeki Belh kenti, Zerdüşiliğin ve Budist öğretinin merkezi oldu. Daha sonralarıysa önemli bir İslami kent haline geldi.

Chicago Üniversitesi'nin Kültürel Mirası Koruma Merkezi'nden araştırmacılar Afganistan'da 29 binden fazla arkeolojik alanı uydu görüntüleri ve diğer araçlar yardımıyla tespit ettiler.

Ancak Belh bölgesinde 2018'dan itibaren yeni bir sürecin başladığını buldular. Araştırmacılara göre farklı tarihli görüntülerde bir görünüp bir kaybolan ve geride bıraktıkları izlere bakılınca ne olduğu anlaşılan noktalar buldozerler.

Merkezin Direktörü Prof. Gil Stein, buldozerle yeni yıkıldığı düşünülen bölgelerin ileri tarihli görüntülerde yağmacıların kazdığı çukurlarla kaplandığını belirtiyor. "Yani insanlar arkeolojik alanları sistematik olarak yağmalamaya açmak için devasa bölgeyi boşatıyorlardı" diyor.



Ekip, 2018 ile 2021 yılları arasında 162 antik yerleşimin "haftada bir gibi şaşırtıcı bir sıklıkta tahrip edildiğini" ve uygulamanın Taliban yönetimi altında 37 bölgede daha devam ettiğini buldu.

Araştırmacılar potansiyel yağmacıların girişini önlemek için kesin konumları yayınlamıyorlar. Alanları belgeleyen çalışmaların çoğu henüz başlangıç aşamasında.

Bu, araştırmacıların, çoğunlukla höyükler, kaleler, kervansaray olarak bilinen yol kenarındaki hanlar ve kanal sistemlerinden oluşan alanlarda nelerin gömülü olduğunu bilmedikleri anlamına geliyor.

Ancak yalnızca 97 km uzakta, 1978'de 2 bin yıllık Baktriya altınının keşfedildiği Tilya Tepesi yer alıyor.

"Altın Tepesi" de olarak bilinen bu yer, Afganistan'ın Kayıp Hazineleri olarak adlandırılan altın takılar, ince işli bir taç ve madeni paralar da dahil olmak üzere 20 bin nadir varlığı barındırıyordu. Tilya Tepesi'ndeki 20 bin nadir varlık arasında ince işli bir taç da yer alıyordu.

'Sanki ruhum ölüyormuş gibi hissediyorum'

Cambridge Üniversitesi'nden araştırma görevlisi Said Reza Huseini, "Her höyükte bir medeniyetin katmanlarını ortaya çıkarabilirsiniz" diyor.

Belh'te doğup 20'li yaşlarını gönüllü olarak Afganistan'ın kuzeyindeki, araştırmacıların bazılarının yıkıldığını söylediği arkeolojik alanları araştırarak geçiren Huseini; Chicago Üniversitesi'nden gelen görüntüleri görünce çok şaşırdı:

"Duyduğumda sanki ruhum ölüyormuş gibi hissediyorum" dedi.

Görünen yıkımın arkasında kimin olduğuna dair net bir cevap yok.

Prof. Stein, bu modelin eski cumhurbaşkanı Eşref Gani liderliğindeki önceki hükümet döneminde başlayıp Taliban döneminde de devam etmesinin anlamlı olduğunu söylüyor.

Gani'nin hükümeti zayıftı ve ülkenin bazı bölgelerini tam kontrol edemiyordu.

Kuzey Afganistan'ın en büyük şehri Mezar-ı Şerif'in de içinde bulunduğu Belh, Ağustos 2021'de Taliban'ın kontrolüne geçen ilk bölgeler arasındaydı.
'Milislerin izni olmadan hiç kimse kazı yapamaz'



Profesör Stein, bu alanların hafriyat ekipmanı satın alabilecek veya kiralayabilecek ve "kimsenin müdahalesi olmadan" bunları kırsal alanlara taşıyabilecek kadar zengin ve güçlü kişiler tarafından yağmalandığına inanıyor.

Huseini, 2009 yılında ülkeyi terk etmeden önce bölgedeki bazı arkeolojik alanların yağmalandığını söyledi.

BBC'ye verdiği demeçte, "Bölgedeki güçlerin ve milislerin izni olmadan hiç kimse kazı yapamaz" dedi.

"Onlar için tarihi değer önemli değil, ne bulabileceklerini görmek için kazıp yok ediyorlar. Bunu kendi gözlerimle gördüm; hatta bir şeyler olup olmadığını kontrol etmek için toprak eleği bile kullandılar."

Bir zamanlar bir milis komutanının afyon ektiği antik bir bölgeye arkeolojik erişimi güvence altına alma çalışmalarına katıldığını söylüyor.



Taliban, yağma iddialarını reddediyor

Taliban 2001 yılında iktidara geldiği ilk dönemde, bir zamanlar dünyanın en büyük Buda heykeli olan 1.500 yıllık Bamiyan Budalarını havaya uçurduğunda dünya çapında şaşkınlığa neden olmuştu.

Ancak bundan yirmi yıl sonra iktidara yeniden geldiklerinde ülkenin kadim mirasına saygı duyacaklarını söylemişlerdi.

Taliban'ın bilgi ve kültürden sorumlu bakan yardımcısı Atiqullah Azizi, tarihi mekanların bakımı için 800 kişilik bir birimin görevlendirildiğini söyleyerek yağma yapıldığı yönündeki iddiaları reddetti.

Azizi, BBC'ye yaptığı açıklamada, bazı kuruluşların bakanlığa "buldozer faaliyetleri ve toprağın yerini değiştiren insanlar" ile ilgili görüntüler ilettiğini söyledi ancak, "Alanları kontrol etmek için çeşitli ekipler gönderdik ve bunların herhangi birinde tek bir olay yaşanmadığına güvence verebilirim" dedi.



2007'de Belh'te çekilen bu fotoğrafta Said Reza Huseini, kariyerinin ilk yıllarında bölgedeki arkeolojik alanların araştırılmasına yardımcı oluyor.

'Hepimize ait bir miras'

Bunların yanında Taliban'ın savunma bakanlığı, heykeller, mumyalar, altın bir taç, bir kitap ve kılıçlar da dahil olmak üzere yaklaşık 27 milyon dolar değerindeki antikaları kaçırmaya çalışmakla suçlanan üç kişinin Eylül ayında tutuklandığını söyledi.

Eserlerin ulusal müzeye teslim edildiği ve soruşturmanın devam ettiği belirtildi.

Azizi'nin cevabını Prof. Stein ile paylaştım.

"Kanıtlarla yüzleşmenin utanç verici olması dışında, insanların bunu neden inkar edeceğini tahmin edemiyorum" dedi.

"Çok farklı iki siyasi rejim arasında bile süreklilik olduğunu gösterebiliriz."

Profesör Stein, yağmalanan eserlerin İran, Pakistan ve diğer ülkeler aracılığıyla Afganistan'dan kaçırıldığına ve daha sonra Avrupa, Kuzey Amerika ve Uzak Doğu'ya ulaştığına inanıyor.

Bazılarının dünya çapındaki müzayedelerde ve müzelerde tarihsiz ve isimsiz olarak sergilenme olasılığı var.

Hiç kataloglanmamış olanları bulmanın zor olduğuna dikkat çekiyor, ancak aramanın ve daha fazlasının bulunabileceği yerleri korumanın önemli olduğuna inanıyor.

Prof. Stein, "Afganistan'ın mirası gerçekten de dünya mirasının bir parçası ve dürüst olmak gerekirse hepimize ait bir miras" diyor.



Kaynak: BBC | Kawoon Khamoosh


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git