A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Bu çağrı, bağımsız ve başı dik bir ülke içindir!

Kategori Kategori: Ayorum Güncel | Yorumlar 0 Yorum | 17 Aralık 2012 01:50:05

Rize'den Türkiye'ye yerli ürünlerin kullanılması çağrısında bulunan TEMA Rize Temsilcisi Nevzat Özer, Küresel yerine yerel, İşlenmiş yerine taze ürün, fast food yerine, yerel mutfakların bilgeliğini, lezzetini tercih edin. Bu çağrı; işsizliğin, yoksulluğun önlenmesi, topraklarımızın korunması, kültürel yozlaşmanın durdurulması, bağımsız başı dik bir ülke çağrısıdır" dedi.

TÜRKİYE SOĞANDAN SAMANA İTHALAT CENNETİ OLDU

Dünyada kendi kendine yeten ülkelerden biri olmakla övünen Türkiye, son yıllarda buğdaydan mercimeğe, mısırdan susama bir çok tarım ürününü ithal eder hale geldi. Canlı hayvan ithalatının ardından son olarak ot ve samanı da ithal etmeye başlayan Türkiye’nin büyük kentlerindeki alışveriş merkezlerinde Şili’den ithal edilen üzüm ve elma, İran’dan karpuz ve ayva görmek mümkün. Resmi verilere göre 2010 yılında 123 bin dolarlık kuru soğanın ithal edildiği Türkiye’de Cumhuriyet’in ilk yıllarında yerli ürünlerin tüketim bilincini arttırmak için başlatılan çalışmalar kapsamında 1929 yılından bu yana kutlanılan Yerli Malları Haftası son yıllarda daha adeta yasak savmak türünden etkinliklerle kutlanıyor.

RİZE’DEN TÜRKİYE’YE ‘YERLİ MALI KULLANIN’ ÇAĞRISI

Ancak yerli malı kullanmanın onurlu bir davranış olduğunu düşünenler de var. 12-16 Aralık tarihleri arasında kutlanan Yerli Malı Haftası dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan TEMA Vakfı  Rize Temsilcisi Nevzat Özer, “ülkemizde yaşanan sorunlar karşısında ulusumuzun, doğal varlıklarımızın çıkarlarına  uygun çözümler üretmek ve davranışlar geliştirmek amacıyla halkımızı bir kez daha ‘yerli malı’ kullanmaya çağırıyoruz” dedi.

‘BAĞIMSIZ VE BAŞI DİK BİR ÜLKE İÇİN’

Çağrısının, kapalı bir ekonomi, dışalımların sınırlanması ve kalitesizliğin ödüllendirilmesine yönelik olmadığının altını çizen Özer, “bu çağrı; işsizliğin, yoksulluğun önlenmesi, halkımızın yeterli ve doğru beslenmesi, doğal kaynaklarımızın, topraklarımızın korunması, kültürel yozlaşmanın durdurulması, bağımsız başı dik bir ülke çağrısıdır. Bu çağrı; insanlarımızı sürekli daha fazla, daha büyük, en yeni için koşullandıran, savurganlaştıran tüketim çılgınlığına karşı, verimli, dikkatli, ihtiyacı kadarını tüketen, yerli kullanan bir anlayışı toplumda yaygınlaştırma çağrısıdır” diye konuştu.

KÜRESEL YERİNE YEREL GIDALARI TÜKETİN

Yerli malının, aş, iş, refah ve toplumsal barış anlamına geldiğini dile getiren Özer, “yerli malı, sağlıklı beslenme demektir. Yerli malı,  doğanın korunması demektir. Küresel yerine yerel, İşlenmiş yerine taze ürün, fast food yerine, yerel mutfakların bilgeliğini, lezzetini tercih edin. Tüketilen gıdanın kökenini, üretim zincirini denetleyin. Küresel gıda pazarında bir tüketicinin yapacağı en önemli iş, kendi bölgesinde üretilen gıdaları satın almasıdır” çağrısında bulundu.

PARAM VAR AMA TÜKETMEYE HAKKIM YOK

“Param var ama tüketmeye hakkım yok” diyen TEMA Vakfı Onursal Başkanı Hayrettin Karaca’nın yaşamı ve kişiliğinin kendilerine örnek olduğunu ifade eden Özer,  tüketilen her şeyin aslında onun geldiği yeri, yani doğayı biraz daha eksiltmek, kirletmek olduğunu bilen, buna göre davranışlarını değiştiren bir toplum dilediklerini vurguladı. Özer açıklamasını  “yerli malı kullan, ülkene, doğasına, tarımına, toprağına sahip çık!” çağrısıyla noktaladı.

29 BUNALIMINDAN RANTİYE EKONOMİSİNE UZANAN SÜREÇ

Kent ve Kültür tarihçisi Kudret Emiroğlu, Gündelik Hayatımızın Tarihi kitabında, Türkiye’de ilk Yerli Mallar Haftası kutlamalarının, 4 Nisan 1929’da yapıldığını aktarıyor ve ardından gelişen süreci şöyle anlatıyor:  11 Ağustos’ta Galatasaray Lisesi’nde Yerli Mallar Sergisi açıldı. 24 Ekim 1929 New York Borsası’nda patlayan kara Cuma krizinden sonra “29 bunalımı” olarak tarihe geçen ekonomik kriz, bütün dünyada etkisini gösterince, sanayileşme hedefine karşın, özellikle sermaye birikimi yetişmiş emek gücü sıkıntısı çekilen ekonomide ‘devletçilik’ programı başlatmak zorunda kalındı. İthalatı kısmak, dolayısıyla yerli malı kullanmak ve tasarruf yapmak halka benimsetilmesi gerekli bir devlet politikası olarak görüldü. Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti 18 Aralık 1929’da kuruldu. TBMM başkanı 12-19 Aralık günleri arasında Türkiye Sanayi ve Maadin Bankası Yerli Mallar Pazarı’nı açtı. Buradan hareketle, Feshane, Beykoz, Bakırköy ve Özel sektör ürünleri sergilendi. 1931-1935 yıllarında kriz, savaş ekonomisinin de etkisiyle derinleşti. Yeli malı kullanmak, devlet politikası olarak propagandası yapılan ve o zamanın teknikleriyle gösteriler, afiş ve sergilerle halka mal edilmeye çalışılan bir program oldu. 2000 yılına gelindiğinde, yerli ürünlerin ithal ürünlerden daha pahalıya mal edilmesi sonucunu veren uzun süreli rantiye ekonomisinden sonra ve AB’ne giriş aşamasında, ikinci yerli malı kullanma kampanyası başlatanlar oldu ve eski sloganlar canlandırılmaya çalışıldı: “Yerli Malı Türkün Malı, Herkes Onu Kullanmalı.”

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Erdoğan'ın tek hedefi iktidarını korumak…
İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli

Suriyeli Kürtler silah bırakmaya karşı
Gazze'de üç günde 21 çocuk açlıktan öldü.
Türkiye, İsrail'e karşı eylem planını neden imzalamadı?
ABD, gözaltındaki göçmen sayısını 100 bine çıkarmak için çadır kampları kuruyor.
11 milyon mülteci insani yardıma erişemeyecek.

Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor.
Avrupa nasıl Çin'le ABD'nin arasında kaldı?
Elon Musk yeni parti kurduğunu duyurdu…
Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.

Dünyanın en eğlenceli 40 ülkesi seçildi.
Dedikodu neden toplumda 'olumlu' bir rol oynar?
Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

BABAM
YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YÜRÜMEK
İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?

DEVLET NEDİR
Kim Kimi Kandırmakta
LOZAN (Lousanne)
KORE...
DOĞUM ORANI

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git