A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İKLİM

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 14 Eylül 2017 06:30:11

Son bir kaç senedir bütün ülkelerin hassasiyetle üzerinde durduğu tek konu, değişen iklim koşulları ve buna neden olan çevresel etkenler. Aslında insanoğlu doğal yaşamdan çıkıp medeni yaşam yolunda verdiği uğraşılarda, hep yalnız kendini ve yaşadığımız dönemi dikkate almış, gelecek için planlarını ertelemekte hiç tereddüt etmemiştir.

Sanayileşen ülkeler bu gelişim döneminde çevreyi ve yarattıkları kirliliği dikkate almadan gelişmelerini sürdürmüşlerdir. Almanya`dan doğan DONAU, yani Tuna nehri bir tarihte siyah akmaktaydı.

Bu dönem içinde gelişmekte olan ülkelerin, hatta az gelişmiş ülkelerin de seyirci kaldıkları bir hakikattir. Gelişen, sanayileşen ülkelerin diğerlerini sömürme sürecinde dünya inanılması zor bir hızla kirlenmeye başlamıştır. Bir süre kirletmeye devam eden gelişmiş ülkeler, tehlikenin kendilerini de etkileyeceğini anlayınca, konuyu uluslararası bir platforma taşımaya karar vermişler.

20 Haziran  1992de Rio`da Çevre ve Kalkınma konulu bir zirve toplanmış. Bu zirvede ülkeler emisyonlarını 1990lı senelerdeki değerlere indirmeyi kabul etmişler ve bu kararın 21 Mart 1994’de  yürürlüğe girmesini öngörmüşlerdir. Türkiye, Afganistan, Andora, Bruney Sultanlığı, Liberya, Filistin ve Somali hariç 186 ülke taraf olmuşlar. Türkiye OECD ülkesi olduğundan hem II. listede hem de I. listede yer almasına karar verilmiş. Bu kararlar verilirken Türkiye itiraz şerhini bile kullanmamıştır. OECD ülkesi olmasına rağmen I. listede bulunan ülkelerin diğer ülkelere Teknolojik ve Mali kaynak  vermek mecburiyeti konusunda bigane kalmasını, o tarihteki toplantıya katılan siyasiler bir zafer olarak topluma sunmuş, toplum bunu anlamakta çok zorlanmıştır.

Kyoto protokulü sürecinde II. listede yer alan Türkiye, I. listeden çıkmak için çok çaba harcamış, dış politikamızda her daim yaşadığımız basiretsiz ve istikrarsız tutum neticesinde, ne II. listeden çıkabilmiş, ne de I. listedeki mali sorumluluktan kurtulabilmiş bir durumda, heyetlerimiz bütün konferanslardan olumsuz neticelerle dönmüşlerdir. Hatta bu başarısızlığı bir başarı olarak gösteren Bakanlarımız da bu vebalin altındadır. Bundan 25 sene önce tehlike çanlarının çaldığı, hatta dünya ikliminin alarm verdiğini bizler topluma anlatmaya çalışırken,

- Bize bir şey olmaz, diye konuyu geçiştiren yetkililerin var olduğunu, hatta  Enerji ve Tarım Bakanlarından doğrudan dinlediğim oldu. Kutuplarda buzul kütlelerinin yavaş yavaş eriyip yok olmasını ekranlardan seyrederken, boz ayılar için üzüntümün arttığını ifade etmek isterim. Bir nesli tükettiğiniz zaman yerine ne ikame edileceğini düşünmek gerek. Nesli tükenen sadece yer üstünde bizim izleyebildiğimiz değerler değildir.

Yeraltında, yani denizlerde türleri yok olan canlıların da besin zincirinin birer halkası olduğunu unutmamak gerekir. Bu halkadaki bir besin zinciri kırılıp yok olursa, zincirin diğer halkaları bundan çok zarar görür. Aşırı avlanmanın okyanuslarda bir çok dengeyi değiştirdiği muhakkak. Bilim adamları bu dengeyi kurabilmek adına gece gündüz çalışmaktadırlar. Mevcut hali kayıt altına almak için verdikleri uğraşın insan üstü bir gayret olduğuna inanmaktayım.

Bilhassa kapalı bir deniz olan Karadeniz’deki besin zincirinin en altında bulunan canlıların oksijen eksikliğinden yok olmasının başka türlerin ortaya çıkmasına neden olduğu bir gerçektir. Karadeniz’e dökülen akarsuların üzerine yapılan barajlar, derelerin Karadeniz’e taşıdığı bol oksijenli suyu engellediğinden, balık üreme yerlerinin yok olmaya başladığını, her sene tutulan balık miktarındaki azalmadan anlamaktayız.

Bu besin zincirlerinin dışında çok önemli bir göstergesi de doğada yaşayan ve bitkilerin döllenmesine neden olan dünyanın en önemli canlıları olan arıların davranışlarında görülen inanılmaz bozukluklarlardır. Bunları bilim insanlarının   tebliğlerinde belirtmekteler.  

Yaşadığımız dünyaya ihanet etmenin bedelini insanoğlunun ağır ödeyeceğine  inanmaktayım. Çeşitli ülkelerde oluşan çok önemli depremler, okyanuslarda meydana gelen çok büyük boralar, ülkemizde meydana gelen fırtınalar, sel felaketleri bu gidişatın doğru olmadığını göstermekte.

İnsanlık adına bir şeyler yapılmasının zamanı geçti diyemeyeceğim. Her zaman bu konuda yapılabilecek bir kaç adımın olduğuna inanmaktayım. Milyarlar verilip saraylar yapılacağına, milyarlar yetmeyen Diyanete ek bütçe verileceğine bilim ve teknolojiye biraz para ayrılsa da bu konularda bilim insanları araştırma yapsalar, ortaya çözümler üretseler, yetkililer de bunları alıp, odalarını süsleyen kütüphanelere koysalar diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı
Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.
Avrupa'da İmamoğlu çıkmazı: Çıkarlar mı değerler mi?

Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor
Suriye nasıl kutsallaştırıldı? Suriyeliler umutlu olabilir mi?
Penguen ve foklara da vergi uygulaması…
Trump'ın politikaları ABD'nin 50 eyaletinde protesto ediliyor.
Dünyadaki boykotlar: Kim neyi hedef aldı?

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi
"İNEK BAYRAMI" ekitap

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi
Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke
2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.

Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil
Dan O’Dowd, Tesla’nın Zehirli Kültürü, Başarısız Abartı ve BYD’nin Yükselişi Üzerine
ANALAR(IMIZ) SİZLER ÇOK YAŞAYIN
Amerika dış yardım yumuşak gücünden vazgeçiyor mu?
Zelenski: Kolezyum Politikasının Kurbanı

KURBANIM BUGÜN
KAZ DAĞI
GÜNÜN HABERİ
NE İSEN O
KILAVUZ KARGA

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git