A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Varlığımız varlığına armağan mı ceza mı?

Kategori Kategori: Çevre | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Deniz Günal | 21 Nisan 2019 13:09:02

Varlığımız dünyanın her köşesindeki yaşamı etkiliyor. Alışkanlıklarımız, yeme içme, sağlıklı olma seçimlerimiz dünyadaki diğer canlı türlerini çeşitli biçimlerde etkilerken, hem onların hem de bir parçası olduğumuz doğal yaşamla birlikte kendi geleceğimizi tehlikeye atıyor. Bilimsel konularda gazetecilik yapan Rebecca Giggs’in The Atlantic adlı dergide yayınlanan çalışması, kullandığımız ilaçların etkilerini mercek altına almış.



Bedenlerimizden, evler ve fabrikalardan yayılan ilaçlar, su yollarına karışıyor, balık, böcek, yumuşakçalar, kabuklular, kuşlar ve sıcakkanlı hayvanlar bu suların içinde yüzüyor, onların bedenlerinde de birikiyor. Özellikle ilaç üretim tesislerinin çevresi, bu tür kirliliğin daha yoğun olduğu alanlar. Fakat kentlerde, hastanelerin yakınındaki su kanalları ve lağım altyapılarının yaşlandığını da gözönüne almak gerekiyor. Acı bir gerçek ise, insan yerleşimlerinden çok uzak olduğunu, etkilenmeyeceğini düşüneceğimiz Antartika'da bile yüzey sularında tıbbi bileşikler saptanmış olması.



Denizlere ve okyanuslara açılan su yollarında birçok ilacın izi ölçülebiliyor. Bunların arasında antifungaller, antimikrobiyaller ve antibakteriyelleri olduğu gibi, ağrı, doğurganlık, ruh hali, uykusuzluk ve nörodejeneratif hastalıklar için kullanılan ilaçlar da var. Böyle giderse, bilim insanları, temiz suya yayılan ilaçların 2050'ye kadar üçte iki oranında artacağını tahmin ediyor. Son yapılan modelleme, Melbourne'de kirlenmiş bir dere içinde yaşayan bir platipusun, insan türünün yetişkinlerine önerilen günlük dozun yarısından fazlasını tüketme olasılığının yüksek olduğunu gösteriyor.

İlaçların vahşi yaşamdaki etkilerini izlemek zor ancak zehirbilim (toksikoloji) ile uğraşan bilim  insanları, hayvan dünyası üzerindeki etkilerin düşük oranlarda da gerçekleşebileceğine, ve bu etkilerin insanlar üzerindekinden farklı olabileceğine inanmaktalar.  Laboratuvar çalışmalarında bazı belirtiler zaten gözlenmiş durumda.

Örneğin;

• Amfetaminler, su böceklerinin gelişimindeki zamanlamaları değiştiriyor.

• Antidepresanlar mürekkep balıklarının öğrenme ve hafızasını engelleiyor, deniz ve tatlı su salyangozlarının kayaların üzerinden sıyrılıp düşmesine neden oluyor.

• Serotonin içeren ilaçlar kıyı yengeçlerinin “riskli davranışlar” göstermesine,  dişi sığırcıkların erkeklere daha az çekici gelmelerine, erkek sığıcıkların da bu yüzden daha az şarkı söylemelerine neden oluyor.

• Prozac, karideslerin bir ışık kaynağına doğru yüzme olasılıklarını arttırıyor, ve bir çok saldırgan hayvanın güneşli bölgelerde avlandığı göz önüne alındığında tehlikeli bir eğilim.

• Sık sık kaygı tedavisinde kullanılan Valium ve Xanax gibi ilaçlara maruz kalan Atlantik somonu ilaçsız kardeşlerinin neredeyse iki katı hızla göç ediyor. Yavru balıkların, az gelişmiş bir durumda ve mevsim şartlarının elverişli olmadan önce denize ulaşmasının hayatta kalma olasılıklarını ne kadar düşüreceği de açık.


İnsan türünün, yeme, barınma, eğitim  alışkanlıkları ile yaşayan tüm canlı türlerini tehlikeye attığını iyi biliyoruz. Türlerinin devamını insanlara borçlu olan, inek, koyun, tavuk gibi hayvanlar ise üretimi arttırıp maliyeti düşürme amacıyla, işkenceye denk koşullarda, fabrikalarda ya da çiftliklerde üretilip ya kesiliyor ya da sütü, yumurtası için bir canlı değilmiş, bir makineymişcesine işleme maruz kalıyorlar. Bir çoğumuz bunu ya bilmiyor ya da önemsemiyor. Elbette bir de, hayvan sağlığına, hiç de farkında olmadan verdiğimiz zararlar var ki, bunu şimdi hiç önemsemesek de ucu bize dokunacak. Et ve tavuktan uzak dursak da yediğimiz balıkların ilaçlı sularda yüzmediğinden emin olamayacağız.

Güzel bir deyişimiz vardır. Yol yakınken geri dönmek diye.

Yol ne kadar yakın bilemiyoruz ama sonu pek parlak değil. Dönelim.

Dengeli yiyelim, dengeli ilaç kullanalım.

Bize gerçekten de hizmet getirecek belediyelere oy verelim.

Bir ülkenin itibarının saraylarda oturan eski ve yeni cumhurbaşkanlarıyla değil, içme suyu temiz, lağımları düzgün çalışan kentlerde oturan sağlıklı yurttaşlarla sağlandığını bilelim.




Kaynak:
Bu yazıda Rebecca Giggs’in The Atlantic adlı dergide yayınlanan makalesinde yer alan bilgiler kullanılmıştır.

https://www.theatlantic.com/magazine/archive/2019/05/pharmaceutical-pollution/586006/?fbclid=IwAR3coK0aMMOyn6PNMfF54b0QhcQDS3R3MwzRjvkUgd0U9SlMCWt7MrG2xX0

Rebecca Giggs, Avustralyalı bir yazardır. 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Erdoğan'ın tek hedefi iktidarını korumak…
İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli

Avustralya Eylül'de Filistin'i devlet olarak tanıyacağını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'nin işgali kararına tepkiler büyüyor.
E-imza ile sahte diploma: Devleti kandıran ağ nasıl kuruldu?
On binlerce kişi Sidney Limanı Köprüsü'nde Filistin yanlısı yürüyüşe katıldı.
Üremeyi Kim Hak Ediyor? Koşullu refahın arkasındaki tehlikeli mantık...

ABD'de gümrük gelirlerindeki artış, Temmuz'da rekor harcamalarla yükselen bütçe açığını frenleyemedi…
Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor.
Avrupa nasıl Çin'le ABD'nin arasında kaldı?
Elon Musk yeni parti kurduğunu duyurdu…
Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak

Yeni Zelanda'dan yeni turist politikası…
Dünyanın en eğlenceli 40 ülkesi seçildi.
Dedikodu neden toplumda 'olumlu' bir rol oynar?
Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"

MÜNİH, 30 EYLÜL
DİL DEMİŞKEN
BABAM
YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YÜRÜMEK
İKİ DİRENİŞ

DİPLOMA
Güzel Sözler
YANGIN
DEVLET NEDİR
Kim Kimi Kandırmakta

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git