Ben Bilirim
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
82263 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 02 Ekim 2020 14:11:23

Ülkeme içinde yaşarken bile uzaktan bakmam gerekir. Çünkü içinde yaşamak için cesaretli ve güçlü olmak gerekir. Neresine baksam dökülen bir tekkeyi andırmakta. Yaşadığımız hayat başka, ekrandan yetkililerin verdikleri bilgiler bambaşka. Öyle bir ülke üzerinde yaşıyoruz ki, bütün bir Avrupa’nın ve Amerika’nın gözü, Anadolu’nun bu mümbit toprakları üzerinde. Fakat biz bu ülkenin kıymetini bilemiyoruz. Bırakın bilmeyi veya öğrenmeye çalışmayı, kuruluşundan bu yana Cumhuriyet tarihimizin bütün değerlerini yabancılara sattık.
...Devamı.»Açmam Açamam
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
86901 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 30 Eylül 2020 14:13:25

Türk Sanat Musikisi içinde bir sanatçı vardır ki beni çok etkiler. 1882 senesinde İstanbul’da Kanlıca’ da doğar Mehmet Yürü. Ailenin en küçüğü olduğu için, onu el bebek gül bebek büyütürler. Ablası Nasip Yürü, Üsküdar’da bir musiki derneğinin çalışmalarına gittiği için, zaman zaman ablası ile birlikte bu çalışmalara katılır. Kimi zaman meşk toplantıları için davet edilen konaklara da, ablası ile beraber gider. Genelde ramazan aylarında konaklarda yapılır böyle toplantılar. Mehmet Yürü bu toplantılarda kendi ismi ile çağırılmaz, balasının adı ile anılır ve ‘ Nasip’in Mehmet ‘ diye adlandırılır.
...Devamı.»NOBEL
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
70839 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 29 Eylül 2020 06:52:05

Olumlu gelişen her olaydan sonra, elde edilen başarıya katkıda bulunan herkes alkışlanır, kutlanır. Kimi zaman bu başarılar ödüllendirilir. Örneği, İsveç’te her sene toplanan bir derneğin çeşitli kurulları, önemli alanlarda başarılı kişileri NOBEL ödülü ile ödüllendirir. Alfred Nobel’in 27 Kasım 1895 tarihli ve 1896 yılı 30 Aralıkta açıklanan vasiyeti doğrultusunda kurulmuş bulunan dernek tarafından, insanlığa hizmet edenleri ödüllendirmek amacı ile onurlu bir paye verilmektedir. Ama her alanda değil, yalnızca Edebiyat, Ekonomi , Fizyoloji veya Tıp, Fizik, Kimya ve Barış dallarında ödül vermekte.
...Devamı.»Gelibolu - Gallipoli
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
69894 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 26 Eylül 2020 04:18:27

Çanakkale`ye ilk gittiğimde 1978`li senelerin başı idi. O tarihte Çanakkale’den Eceabat’a arabalı vapurla geçip şehitliği ve özellikle Kilitbahir’i gezmiştim. Beni çok etkilemişti. Çanakkale’nin 1914 dönemi, dünya tarihindeki önemini hem okuyup hem de gözümde canlandırmakla başlamıştı merakım. 57. alayın günlük yemek listesi gelir aklıma. Üzüm hoşafı, yağlı buğday çorbası ve peksimet. Kimi zaman üzüm hoşafı ve ekmek. Sabah verilen tayından sonra öğle yemek yerinde YOK , yazılmış. Akşam tekrar üzüm hoşafı ve tayın.
...Devamı.»Cumhuriyet’in 80 Yılı
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
74487 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 25 Eylül 2020 11:12:06

Arşivlerimi karıştırırken Cumhuriyet’in 80 yılı adlı bir belgesel doküman elime geçti. 2003’de Cumhuriyetin 80. yılında Cumhuriyet Gazetesi’nin yayınladığı bir dergi koleksiyonu. Neler yok ki bu belgede! Aralayıp bakıyorum, 70 yıl önce 15 Temmuz 1950’de Nazım Hikmet’in Af Kanunu kapsamında hapisten çıktığını yazmakta. Kuzey komşumuz SSCB‘ye karşı güvence kapsamında, Birleşmiş Milletler ve Nato’ya üyeliğimizin gerçekleşmesi için, 25 Temmuz 1950’de Kore‘ye 5000 Türk askeri gönderdiğimiz kayıtta. 2147 yaralı ve 721 şehitle KORE savaşında en fazla asker kaybeden ülke olmuştuk.
...Devamı.»ARŞİMET
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
113451 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 01 Eylül 2020 12:09:09

Tarihte yaşamış iki insana karşı hayranlık duyarım. Yaşadıkları yılları ve o yıllardaki imkanları düşündüğünüzde inanılması çok güç olan konularda büyük başarı sağladıklarını görürsünüz. Hele o tarihte insanlığın bilgi düzeyini de düşünürseniz, bir mucize bulmanın ne kadar zor olduğunu görürsünüz.
...Devamı.»Ama Biz Unutmadık
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
158682 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 12 Ağustos 2020 02:03:31

Ülkemde bir derin devletin var olduğuna inanır mısınız? Derin devlet denilince aklınıza ne gelir bilmem ama ben her ülkede olduğu gibi benim ülkemde de böyle bir kurum yapısı olduğuna adım gibi inanırım. Bu yapı, özel bir teşkilat tarafından, birilerinin direktifleri doğrultusunda işleri planlar, ve icraat için aldıkları emirleri yerine getirirler. Hafızamın ücra bir köşesinde 1993 senesine ait bir bilgi yatmakta.
...Devamı.»Batan Gemi
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
155103 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 11 Ağustos 2020 09:27:04

İnanıyorum ki uzun zamandır siz de dikkat etmektesiniz. Ülkemizde gündem değiştirmek için ucuz konulara sarılmaya çalışan bir yönetim bulunmakta. Nedenini araştırmak gerekir. Gençliğimizde bir zamanlar bir topu, TİLT makinasında, bir o yana bir bu yana gönderirdik ya, işte durum buna çok benzemekte. Belki yozlaşan idarede, kaliteli insanlar çoktan gemiyi terk ettiler. Hani, bir gemi batmaya başladığında fareler, batan gemiden savrulan tahtaların üzerine çıkıp gemiyi nasıl terk ederler, işte onlar gibi.
...Devamı.»HİPNOZ
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
160107 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 08 Temmuz 2020 14:32:24

Senelerce önce katıldığım bir sivil toplum örgütünde, üyelerin çocukları için de aynı amaçlı bir dernek kurulmuştu. Uluslararası olan bu derneğin faaliyetlerinin içinde topluma yararlı işler bulunmaktaydı. Uluslararası olduğu için, uluslararası kurallar içinde yoksullara yönelik çalışmalar yapılmaktaydı. Merkezi Chicago`da bulunan bu derneğin üyeleri, çeşitli mesleklerden seçilmişti, kulüp içinde kaynaşmayı amaçlarken, kulüp dışında da her faaliyetlerini yararlı bir amaç için gerçekleştirmekteydi.
...Devamı.»Sarı Kart
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
160068 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 21 Haziran 2020 02:13:03

Birkaç sene evvel gazete patronum, rahmetle andığım Aykut Tuzcu’ya, meslekte 10 seneyi geçtim, ama hala elimde bir belge yok demiştim. Hemen bana bir sarı basın kartı çıkartarak göndermişti. Çok sevinmiştim. Yazı yazmaktan çok mutlu olmaktayım. Düşüncelerimi kağıda dökmek başka bir zevk. Yaşadığımız bu ülkeye gazete, 1800 yıllarında, Osmanlı tarafından İstanbul’a, Avrupa’da matbaanın bulunmasından çok sonra getirilmiş. Bazı kaynaklara göre matbaanın bulunuşu M.S.593 senelerine rastlar. Çin’de basit baskılarla, kalın kağıtların üzerine tek tek elle baskı yapılması ile başladığı kabul edilir.
...Devamı.»BORNOZ
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
77094 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 13 Haziran 2020 14:30:15

Çocukken bizimkilerin mahallede birkaç yakın dostu vardı. Haftanın her günü olmasa da bir veya iki günde biraraya gelirlerdi. Kendilerine has sohbetlerinde neler konuşurlardı pek hatırlamamakla birlikte bu dostlardan Cihat bey, çok nükteden biri idi. Kendisi tabip subaydı. Türkiye’nin başarılı, belki de ilk çene cerrahı olduğunu hatırlarım. Gülhane Hastahanesi, önceleri bugünkü Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın bulunduğu yerde idi.
...Devamı.»HİLAFET
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
32940 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 29 Mayıs 2020 06:30:59

Günümün büyük bir bölümünü okumakla geçiriyorum desem yalan söylemiş olmam. Aklıma takılan birçok konu var, bunların cevabını aramaktayım. Bilhassa tarih en çok okuduğum konulardandır. Tarihsel olaylardan hep ders çıkartmaya çalışmışımdır. Bir tarih öğretmenimiz vardı, rahmet dilerim, hep savaşlar ve neticeler üzerinde konuşurdu. Hiçbir zaman savaş nedenini, ve sonrasında yapılan antlaşmaların etkilerini tartışmazdık. Halbuki tartışılacak en önemli konunun savaş nedeni olması gerekir.
...Devamı.»27 MAYIS
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
19947 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 28 Mayıs 2020 10:11:23

27 Mayıs 1960 tarihi olayların evvelini yaşayan bir çok insan vardır. 555 K ile başlayan sürecin gerisinde, ihtilalde hangi ellerin olduğunu özel kişilerden dinledik. Bilhassa bir televizyon kanalında, devrin önemli kişisi olan Madanoğlu’nun ağzından ihtilal öncesi ve ihtilal gününü takip eden dönemdeki olayları, tek bir virgülünü kaçırmadan dinlemiştim.
...Devamı.»Pandemi
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
19329 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 12 Mayıs 2020 12:16:52

Nerden bakarsanız bakın, kuzey güney doğrultusunda üçyüz metre, doğu batı doğrultusunda da bir üç yüz metre uzunluğunda yaklaşık doksan bin metre kare olan havaalanı pistlerinin üzerinde tek katlı sahra hastanesine benzer yapıda, acil korona virüsü için hastane yapılması ilan edildiği gün, Atatürk Hava Limanı’nın 17-35 pistlerinin saatler içinde dozerlerle kazılmasını haberlerde izledik. Kim karar verdi, ne zaman ihale edildi, kimler bu ihaleye girdi bilemediğimiz, 24 saatte sözleşmesinin bile imzalanması güç olan yapının temelleri saatler içinde kazıldı.
...Devamı.»YALAN YALAN
Kategori: Nalına Mıhına |
1 Yorum |
111474 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 29 Nisan 2020 10:31:40

Türk Sanat Müziğinde bir makamı çok severim, Hicaz. Bu makam Türk Sanat Müziğinde dügah perdesinde karar kılan bir makam ve perdedir. Do diyez notasını andıran bir perdedir. Hicaz makamı Arabistan’da iki şehri, hem Mekke hem de Medine`yi içine alan bir bölgeye verilen ad olarak bilinir. Aslında Hicaz makamı, birbirine yakın olan dört makamı içine alan bir aile olarak anılır. Hümayun, Uzzal ve Zigüleli Hicaz’ı kapsayan bir şemsiye altında olan bu makam, bütününde HİCAZ olarak tanımlanır.
...Devamı.»Dayanışlı Döğüş
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
20820 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 14 Nisan 2020 15:24:58

Çocukluğumda herkes bir futbol takımı tutardı, kimisi Fenerbahçeli olurdu kimisi Galatasaraylı. Bende bir takım tutmaya karar verdim. Evimizin karşısındaki binada bir vali otururdu. Vali beyin üç kızı vardı. Birbirine yakın yaşlarda üç şirin, cana yakın kızlardı vali beyin çocukları. Ailecek görüşürdük. Hepsinin içinde en küçük olanı bendim. Üç kız kardeş ablamın yaşıtları idi. Ortanca kızın izdivacına bir futbol oyuncusu talip olmuştu. Adını ve soyadını bu gün gibi hatırlarım. Ahmet Refik Özacar, aslında Beşiktaş Jimlastik Kulübünde top koşturmaktaydı.
...Devamı.»Himmet Dede
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
27495 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 11 Nisan 2020 15:15:46

Kayseri’de yatılı ortaokul eğitim çağımızda her yıl üç sömestrimiz vardı. Her yıl üç defa karne alırdık. Her sömestrin sonunda ailelerimizin yanına giderdik. Ankara’da oturan çocukları Kayseri’ye aileleri yolcu ederdi. Trene binerken bavulumuz ve bir de yemek çıkınımız olurdu yanımızda. Trende bir öğün yemek yerdik, Kayseri’ye varmadan önce. Genelde kuru köfte, kızarmış patates, haşlanmış yumurta ve bir cam şişe su olurdu bu çıkında. Bazen parmak börek, zeytinyağlı biber dolması da çeşni olarak çıkınları süslerdi.
...Devamı.»Tekalif-i Milliye
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
20061 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 07 Nisan 2020 09:52:36

Yardım toplayalım denildiği zaman aklıma hep ‘Denizli Olayı’ gelir. 1920 yılında Denizli’de yaşanmış elim bir olaydır. Osmanlı İmparatorluğu’nun çökmesi neticesinde, Mustafa Kemal’in 23 Nisan 1920 tarihinde Büyük Millet Meclisi’ni kurması ile başlayan yeni Türkiye Devleti’nin, Kurtuluş Savaşının başlamasını takip eden günlerde, boş olan genç devletin hazinesine katkıda bulunmak isteyenlerden, makbuz karşılığında borç olarak ayni ve nakdi yardım topladığı hepimizin malumudur.
...Devamı.»Bize bir şey olmaz
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
25962 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 20 Mart 2020 13:23:23

Her şeyden vaz geçeriz de efelikten vazgeçmeyiz. Bundan seneler önce AİDS tanımlı bir hastalıktan bütün dünya kırıldı. Hatta hangi yollardan insandan insana geçtiğini bilim insanları fikir birliğinyle buldular. Bu nedenle mümkün olduğu kadar insanların cinsel yaşamlarını düzene almaları gerektiği üzerinde çeşitli konferanslar verildi. Çok değerli bazı sinema aktörlerinin bile bu hastalığa yakalandığını üzülerek seyrettik ekranlardan. Kimleri kaybetmedik ki o tarihlerde, çok sevdiğim karakter oyuncuları bile hayatlarını kaybettiler.
...Devamı.»Nereden Nereye
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
21036 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 01 Mart 2020 11:49:48

Hani derler ya nereden nereye geldik diye. Ben de bu konuda çok düşündüm. Aklıma her zaman olduğu gibi çocukluğum gelmekte. Evimizde telefon yoktu. Hatta oturduğumuz binada hiçbir dairede telefon yoktu. Kimsede telefon olmadığı için insanlar birbirlerini aramak için çeşitli yollara baş vururlardı. Yatılı okula götürüldüğüm senelerde bile bizim evde telefon yoktu ve bu nedenle mektup yazıp her hafta postaya verirdim.
...Devamı.»