A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Hiç kuşkum yok ki...

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 25 Haziran 2025 22:33:25

Bu tabiri hatırlar mısınız? Kim söylerdi bu cümleleri? Yahut söylevlerine bu sözlerle başlayan kim vardı yakın tarihimizde? Evet, sizin de düşündüğünüz gibi Gazi Mustafa Kemal söylerdi bu cümleleri. Halkın özgüvenini sağlamak ve halkın üniter yapısını oluşturmak için her ulusa seslenişte bu cümleleri kurardı. “Asla şüphem yoktur ki...” Düşünün, size böyle bir hitapla seslenen bir insan mutlaka bir liderdir ve onun sözlerini çok hızlı bir şekilde benimsersiniz.



Bir lider size hitabında bu cümleleri sarf ediyorsa, inanarak söyler. Yoksa sizi motive etmek için kuru kuruya dile getirmez. Tabii ki halkın bir bölümü, siyasilerin, cebinden bağlı olduğu kimi cemaatlerin baskısıyla, kalben inanmadığı konularda mecburen yönlendirildikleri cümlelere taraf olmaktadır. Hatta bazı konularda, halkın cahilliğinden faydalanan yöneticilerin, halkın zayıf yönlerini araç olarak kullandıklarını bilmekteyiz.

Halkın en zayıf noktası inançlarıdır. İnançlarını alet ederek ortaya koydukları senaryoları sürekli tekrar ederek, bilinçaltında bir olgu oluşturup onları istedikleri gibi yönlendirme kabiliyetlerini kullanırlar. Zaten halkın bir bölümü, kendi zekasını kullanmadan ve sorgulama yapmadan, aptallara söylenmiş sözleri benimseyip savunur. Ancak gerçek başkadır; algı yöntemiyle bilinçaltına etki edilen insanların inandıkları ise başka.

Beş Tepeden söylenen her söze sorgulamadan inanan, göbeklerinden bağlı insanlar olduğunu bilmekteyiz. Türkiye’mizde yaşanan birçok olayı sorgulamadan, hatta araştırma gereği bile duymadan, Gazi Meclis'te araştırma önergesine ret oyu veren kuklaların, hangi gerekçeyle el kaldırdıklarını kendilerinin de bildiğine inanmıyorum.

Filmi geriye saralım: Başkanlık sistemi konusunda anayasa değişikliği referanduma sunulmadan önce ülkemiz adeta bir yangın yeriydi. En sonunda Ankara’daki Gar saldırısında 107 yurttaşımızı kaybettik. Bu son derece önemli konuda araştırma komisyonu kurulmasına dahi Meclis’te izin verilmedi. Bu davranıştan siz ne anlarsınız?

Doğrudur, devletin bazı konularda yaptığı eylemler vardır ki üzerine gidilmez. Mesela hain Ermeni çetesi ASALA’ya karşı verilen büyük uğraşlar arasında, bazı faili meçhul cinayetler olmuştur. Kimlerin planladığını bilirsiniz, ama üstüne gidilmez. Susurluk’ta bir kamyon yan yoldan ana yola çıkar, bir araba arkadan çarpar. O araçta bir milletvekili, bir kadın, özel pasaport taşıyan bir emniyet mensubu ve bir emniyet müdürü vardır. Sonra bu dosya sessizce kapatılır. İçlerinden biri ASALA operasyonlarında çalışmış biridir. Ona da “Seni biz tanımıyoruz, kendi başının çaresine bak” denilir. Sonra o kazada bir tek Çatlı can verir, gider.

Hani derler ya “Derin devlet işleri kim yapar, nasıl planlar, nereden emir alır, kim denetler bilinmez.” Doğrudur. Bir kişinin mutlak iktidarda kalabilmesi için oynanan oyunda kimlerin hangi rolü oynadığını, kimlerin neleri planladığını ve senaryonun içinde kimlerin neleri kurguladığını izleyerek anlamaktayız. Bizler bu kurguların nereden yaptırıldığını çok iyi bilmekteyiz.

Beştepe’de, 1100 odalı sarayda 2.980 kişi çalışmakta. Bütün işleri, bir ömür boyu iktidarı koruyabilmek adına kurgu planlamak gibi geliyor bana. Hangi kanunda ne değişiklik yapılır da, hatta ömür boyu cumhur kalabilme yolları araştırılır ve buna uygun yasalar hazırlanır? Oysa, Meclis’e gönderilen her kanun teklifinin virgülüne bile dokunulmadan kabul edilmesi için gösterilen çaba, halk tarafından hoş karşılanmamaktadır. Sultan sağır bile bunu bilmekte.

Ülkemizin bulunduğu coğrafyada yangın var. Bu yangının Türkiye’ye sıçrama ihtimali yok diyebilmek isterdim. Amerika, bölgemizde yeraltı zenginliği olan her ülkeyle ciddi şekilde ilgilenmektedir. Hani açıkça “İran’da molla rejiminin değişmesi gerekir, bunun için her yol mubahtır” diyor Trump. Bu konuda Suudi Arabistan rejimi hakkında tek bir söz söylememesi sizce ilginç değil mi? Irak’a demokrasi getireceğim dedi, ülkeyi işgal etti; ne oldu? Suriye’de rejim değişmeli, demokrasi gelmeli dedi; ne oldu?

Ülkemizde, kapalı da olsa, bir “tek adam rejimi” yaşanmaktadır. Ancak Amerika, bu rejimin devamını istemekte. Ülkemde demokrasi, insan hakları, özgür düşüncenin serbestçe ifade edilmesinin kısıtlanmasına yönelik çıkarılan yasaların halk tarafından kabul edilmemesine rağmen, bu tutumu sürdüren bir padişah rejimini seyretmekteyiz. “Yeni anayasa yapmamız gerekir,” diyor hazret, ancak mevcut anayasayı uygulamamakta hiçbir sakınca görmeyen bir yönetime sahibiz. Hiçbir delil olmadan haftalarca insanları suçluymuş gibi Silivri’de tutmak kabul edilemez.

Meclis kürsüsünden “Emri Hak vaki oluncaya kadar iktidarda kalıp hizmet üreteceğiz” diyen, Beştepe’ye kazık çakmış bir koltuk sahibine ne demeli? “Bunların kafası çalışmaz, ben ekonomistim” diyen ama ekonomiden anlamayan bir erk, ülkeyi hangi uçuruma götürdüğünü biliyor ve bunda ısrar ediyor. Bence ülkemizin ekonomisinin çökmesi ve eksiye düşmesi için planlanan bir iktidarın varlığını düşünmekteyim.

Sınırlarımızın hemen ötesinde yangın var. Bir sonraki durağın Türkiye olduğunu anlamayan çocuk bile yokken, bunu göremeyen bir iktidara bizim söyleyecek sözümüz kalmaz. İnsanlar vardır; okuyarak, zekâsını kullanarak doğruyu bulur. Kimi insanlar da “deneme–yanılma” yöntemiyle öğrenir. Kanımca, biz bu ikinci tip insanların yönettiği bir ülkede yaşamaktayız ve ne yazık ki buna tahammül etmek zorundayız… diye bir sözüm geldi, söyledim hem nalına hem mıhına.



Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YÜRÜMEK
İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler

LOZAN (Lousanne)
KORE...
DOĞUM ORANI
İKNA YETENEĞİ
ATMA RECEP

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git