A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

"Demokrasi, Sandık ve Yasalarla mı Gelir?"

Kategori Kategori: Söyleşiler | Makaleler | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: A Yorum | 17 Eylül 2010 02:07:54

Akşam Gazetesi Yazarı, Mantık, bilim felsefesi, bilgi teorisi başta olmak üzere, felsefe tarihi, kültür felsefesi ve ahlak felsefesi alanlarında çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Ahmet İnam'ın, demokrasi kavramını irdelediği ve halk oylaması tartışmaları çerçevesinde anlamlandırdığı, 16 Eylül 2010 tarihli "Demokrasi, Demokrat İnsanların Omuzlarında Yükselir!" başlıklı yazısını sunuyoruz:

"Referandum ne gösterdi? Çoğumuzun beklediğini. Evet tahmin edenler, çoğunluktaydı. Evet diyenlerden çok fazla evet tahmini yapan vardı. Hayırcıların bir bölümü, evetlerin yarıdan fazla olacağını bile bile 'hayır' dediler. Evetlerin ve hayırların ardında birçok sebep yatıyor. Bundan dolayı, örneğin, herhangi bir sebeple hayır diyen biri, diğer hayırların aynı sebepten geldiğini düşünmemeli. Aynı durum, evetler için de söz konusu. Dolayısıyla, bana göre 'zafer' ya da 'mağlubiyet' yorumları fazlaca duygusal. 'Halk' özgürlük istediği için mi evet dedi? Hangi halk? Hangi özgürlüğü? Herkes, kendi siyasal görüşünden yorumlar yapıp, sevinip üzülüyor. Olan çıplak olarak şudur: Anayasa değişikliği oylanmış, kabul edilmiştir.

Bu yasalar hayata geçtiğinde, özgürlükler genişleyecek, ülkemizdeki insanlar kendilerini daha bağımsız mı duyacaktır? Evetçiler mi özgürleşecektir? Hayırcılar mı? Demokrasi geliverecek midir, oylamanın ardından?

Yasaların elbette güçleri vardır. Bu güç, onların nasıl uygulandığına bağlı olarak, toplum üzerinde olumlu ya da olumsuz etkiler yapar. Diyelim ki, yasa koyucular 'en mükemmel' yasaları yapma bilgisine, yeteneğine sahip olsunlar. Böyle yasalar bizi özgürlüğe, mutluluğa, dinimizi, inançlarımızı gönlümüzce yaşamaya götürmede yeterli olacaklar mıdır? Yalnızca yasalarla mı mutlu olur, bağımsız, özgür olur insan? Sadece yasalar çıkararak, sihirbazın şapkasından tavşan çıkarması gibi, gönlümüzdeki hayata ulaşabileceğimizi düşünüyoruz. Elbette gereklidir. Yeterli değildir ama.

Bu ülkenin insanında, çoğunlukla, belki tarihinden gelen, kurallara, şekle aşırı bağlılık eğilimi var. Şeklin ardındaki mana onu pek ilgilendirmiyor. Çok sıkı sıkıya bağlandığı değerleri var: Namus gibi, din gibi. Bu değerlerin anlamları üzerinde kafa yormaya, çoğunlukla çalışmıyor. Kısa vadeli çıkarları ve sorgulayıp, yeterince anlayamadığı değerleri ona hayatındaki seçimlerinde kılavuzluk yapıyor. Elbette bu sözlerimle, ülkemin insanlarını küçümsediğim sanılmamalı. Ona olup biteni anlatabilir, değerlerini, bilgi donanımıyla destekleyerek nasıl yaşayabileceği konusunda onunla konuşabilirseniz, kendi gözleriyle görebileceği, kendi beyniyle düşünebileceği bir dünyada yaşamasını gerçekleştirme şansı olabilir. İşte o insanın evetleri hayırları bu ülke için hayırlı olabilir.

Vox populi, vox Dei, denmiştir; halkın sesi, Tanrı'nın sesidir. Tehlikeli bir sözdür. Halk yanılabilir. Yanıltılabilir. Evet derken de hayır derken de. Yanılmayan, çok az yanılan halk olanaklı mıdır? İnsan yanılan, yanılabilen bir varlık. Üstelik hayatı öğrenme yollardan biri de yanılmalarımız. Demokrasilerde halk, çoğunluğu ya da azınlığıyla yanılabilir. Halkı mutlaklaştırmamak gerek. Elbette saygı duymalı. Ama anlatmalı. Kimileri bu sözlerimi, halka yukarıdan bakan 'elitist' bir tavır olarak görebilir. Bunu demek istemiyorum. Biraz abartıyla, ama içtenlikle, ben Anadolu insanına güveniyorum. Birey olabilen, kişi olabilen insanlardan oluşmuş bir halkla yaşanabiliyor demokrasi. Yığın haline, sürü haline getirilmiş topluluklarla değil. Bundan dolayı, olanca propaganda, olanca etkileme yollarıyla yönlendirilmeye çalışılmış bir 'halk', bizim istediğimiz doğrultuda oy kullandığında doğruyu yapmış olur görüşü çok tartışılabilir, bir görüş olsa gerek.

Demokrasi sadece sandıkla gelmez. Sadece yasalarla da. Demokrat insanlarla gelir. Demokrat insan, 'öteki' insanı dinlemeye açık, onun yaşama biçimine tahammül edebilen, kafası, ruhu, özerk, özgür insandır. Demokrasideki demokrat insanı anlayamazsak, bu yasalar, kurumlar, ekonomik çareler boşa gitmiş olur. Demokrasi görüntüsü altında dikta gelir. Açık dikta, gizli kapaklı demokrasiden yeğdir. Demokrasiyi bir yem olarak kullanıp, diktanızı oluşturabilirsiniz. Demokrasi yemiyle avlanan balıkların siyasal tarihteki yerini görmek gerek.

Demokrat insan: Açık, içten, özerk, aşk dolu, edepli... Sandıktan çıkmıyor bu insan. Yetiştirilmesi gerekiyor. Sığ, kaba bir yaşam içinde, sürünün bir parçası olarak yaşayan insanlar demokrat olamaz. Demokrat insanları yasalar çıkararak yetiştiremezsiniz. Siyasetçi büyüklerinin demokrat insan olma özelliklerinden nasıl uzak olduklarını gören gençlerle demokrasiyi oluşturma boş bir hayal olur.”

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?
DEVLETLERÜSTÜ ŞİRKET-LER ve BAŞKAN
Türkiye’de Hayvan Hakları İhlallerine Hasidik – Kabala Perspektifinden Bir Bakış
Saraybosna'da "keskin nişancı" iddiasına soruşturma
Yeni e-postalar: Epstein'a göre Trump kurbanlarından biriyle 'saatler geçirdi'

Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?
Trump, Veliaht Prens ve Kaşıkçı'nın Öldürülmesi
Güvenilir Kaynaklar Kamuoyunu Nasıl Şekillendiriyor ve Haber Seçiminiz Neden Düşündüğünüzden Daha Önemli?
Eylemde Kozmopolitanizm: İnsan Ticaretiyle Mücadelede Küresel Yönetişim

Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?
Türkiye'de yoksulluk sınırı 88 bin liraya dayandı.

Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.
Cilt kanseri oranında dünyada başı çeken Avustralya'da güneş kremi skandalı.
Dünya Sağlık Örgütü: '7 Ağustos'ta Türkiye'de maymun çiçeği tespit edildi'

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess
Kalamış ve Fenerbahçe Kıyıları Tarihiyle, Belleğiyle, Halkıyla Var Olan Bir Yerin Suskunluğa Kurban Edilmesine İzin Vermeyeceği…

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git