
Yeni bir çalışmaya göre, Avustralya’da gençler, Avustralya'daki farklı inanç gruplarının ve dini çeşitliliğin olumlu olduğu görüşüne sahipler, ancak dinin kendi hayatlarını ve diğerlerinin hayatlarını nasıl etkilediğine gelince, görüşleri değişiyor.
“Z kuşağının Dünya Görüşleri” çalışması, Avustralyalı gençlerin din ve çeşitlilik deneyimlerini ve anlayışlarını ortaya çıkarmak için Avustralya Ulusal Üniversitesi (ANU), Deakin Üniversitesi ve Monash Üniversitesi'nden araştırmacılar tarafından yapıldı.
Deakin Üniversitesinden sosyolog Doçent Andrew Singleton, üretken ve uyumlu bir toplum sağlamak için gençlerin Avustralya'nın dini ve etnik çeşitliliği içinde nasıl yönlerini bulduklarını anlamanın gerekli olduğunu söyledi.
Doçent Singleton”ın belirttiğine göre “2016 nüfus sayımı, Avustralya nüfusunun önemli ölçüde büyüdüğünü doğruladı, fakat bunun da ötesinde dini ve etnik çeşitliliğin arttığını, ülkenin çok kültürlü ve çok yönlü bir toplum haline gelirken, gittikçe artan bir oranın hiç bir dine sahip olmadığını söylediğini gösterdi.”
“Yetişkinlerin bu değişimler hakkında ne düşündükleri hakkında çok şey biliyoruz, ama ya gelecek kuşak? Onlar açık, hoşgörülü ve kapsayıcı mı? ”
Araştırmadan elde edilen sonuçların ilk turu, birçok gencin din ve dinsel çeşitlilik hakkında büyük ölçüde olumlu bir görüşe sahip olmasına karşın, çok sayıda gencin Avustralya'da dinin yaşam üzerindeki etkisi konusunda endişeleri olduğunu göstermiştir.
Monash Üniversitesi'nden Sosyoloji Profesörü Gary Bouma, bulguların genç Avustralyalıların din hakkında büyük ölçüde olumlu bir görüşe sahip olduğunu ve dini çeşitliliği kabul ettiğini gösterdiğini söyledi.
“Bütün bunların ışığında, Avustralyalı gençler, bir çeşitlilik denizinde sürükleniyor değiller. Onlar kim olduklarını biliyor ve farklılığı yetkin bir şekilde tartışabiliyorlar. ”dedi.
“Ancak, dinin iyilikten daha fazla zarara neden olduğunu düşünen, camilerin ve tapınakların inşasına karşı olan, dinsel inançlardan endişe duyan ve dinin Parlamentoda yeri olmadığını düşünen kayda değer bir oranı var.”
Doçent Tekton, bu çalışmanın, çeşitliliğin yönleri hakkında bazı belirsizlikler bulduğunu söyledi.
“Tüm gençlerin yaklaşık yarısı, çok güçlü dini inançlara sahip insanların çoğu zaman diğerlerine karşı çok tahammülsüz olduklarını düşündüler” dedi.
“Bu şaşırtıcı değil: anket, Evlilik Eşitliği Posta Oylaması ile aynı zamanda yapıldı ve bu sürecin bir kısmı kamusal alanda dinleri nasıl gördüklerini etkilemiş olabilir.”
Çalışma lideri, ANU Sosyoloji Profesörü Mary Lou Rasmussen, sonuçların gençlerin sosyal meselelerle ilgili farkındalıklarını vurguladığını söyledi.
“Araştırma sonuçları, genç Avustralyalıların, din hakları ve diğer insan hakları arasındaki gerilimlerin farkında olduklarını ve insan haklarına saygı duyulması gerektiğini düşündüklerini gösteriyor.” dedi.
Deakin'teki sosyoloji kıdemli öğretim görevlisi Dr. Anna Halafoff, çalışmadan elde edilen bilgilerin eğitim politikaları ve programlarını bilgilendirmeye yardımcı olabileceğini söyledi.
Dr. Halafoff “Genç Avustralyalıların dinler ve din dışı dünya görüşlerine ilişkin bakış açılarını ve bu bakış açılarını neyin etkilediğiyle ilgili daha çok şey bilirsek, çok kültürlü toplumlarında verimli yaşabilecekleri eğitim politikaları ve programları geliştirilebilir, sosyal gerilim ve tehditlerin en aza indirilmesini sağlayabiliriz.” dedi.
Çalışmanın temel bulguları şunlardır:
• Farklı inançlarla ilgili görüşler: Gençler genellikle farklı inanç grupları hakkında çok olumluydu. Gençlerin
% 85'i Hıristiyanlara karşı olumlu bir tutum sergilemiştir;
% 80'inde Budistlerin olumlu bir görüşü vardı;
% 75'inin Hindular'a karşı olumlu bir tutumu vardı;
% 74'ü Müslümanlara karşı olumlu bir tutum sergilemiştir.
% 83'ü dine sahip olmayanlar hakkında olumlu bir görüşe sahipti.
• Dini çeşitlilik hakkındaki görüşler: Gençler, Avustralya'da dini çeşitliliği doğruladı ve buna açıklardı . Farklı inançların dini özgürlüğe sahip olması gerektiğini düşünüyorlardı.
% 91'i, birçok farklı inanca sahip olmanın Avustralya’yı yaşamak için daha iyi bir yer haline getirdiğini;
% 90 öğrencinin okula dini kıyafet veya mücevherat giymesine izin verilmesi gerektiğini;
% 88'i, Avustralya'daki bütün dinsel grupların dinlerini istedikleri şekilde uygulamada özgür olmaları gerektiğini düşündü..
• Görüşler, dinin kendilerini etkileyebileceğini gösterdiğinde bölündü:
% 44’ü dinin, toplumda çözülenden daha fazla sorun yarattığını;
% 50'si çok güçlü dini inançlara sahip insanların çoğu zaman başkalarına karşı çok hoşgörüsüz olduklarını;
% 33'ü Parlamentoda veya resmi törenlerde dinin yer almaması gerektiğini;
% 32'si, yerel toplulukların, eğer istemedikleri takdirde bölgelerinde cami veya tapınak inşasını önleyebilmeleri gerektiğini düşünmüşlerdir.
Kaynak : http://www.deakin.edu.au/about-deakin/media-releases/articles/study-finds-australian-teens-welcome-religious-diversity,-but-with-caution