A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Traş...

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 12 Şubat 2012 13:42:50

Siz de benim gibi her sabah yaşadığımız bu günlerde, çayınızı elinize alıp, oluşan olaylar hakkında düşünceye dalıyor musunuz? Ne günlere kaldık! Mecliste oynanan kürsü hakkı savaşı, milletin sesinin duyurulması konusunda verilen meydan muharebesi şeklinde. Muhalefetin direnişini ibretle izlemekteyim.

Bu tiyatral gösterinin perde arkasından çobanı idare eden sorumsuz  Başefendi, muhalefetin verdiği hiçbir önerge kabul görmemekte. Meclis kürsüsünden kendini bilmez insanlar saygıya layık Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Generalleri hakkında ‘’İki paşayı güdemeyen bir İktidar‘’ deme cüretinde bulunmakta. Ne kadar tehlikeli bir geçitte olduğumuzu düşünebiliyor musunuz?

Doğru yanlış Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çeşitli kademelerini hallaç pamuğu gibi atarsan, birileri de çıkar Meclis Kürsüsünde bu sözleri söylemek hakkını kendisinde görür, bunu engelleyemesiniz.

Muhalefetin Mecliste bulunmasının yalnız Demokrasi adına olmasını, fakat ülkeyi bir kişinin isteği doğrultusunda yapılandırılmasını izlerken, bu gülünç kelimenin Türkiye’de telaffuz edilmemesi gerekir. ‘’Demokrasi’’. Ülkem adına ne kadar anlamsız bir kelime. Oy çokluğu ile Mecliste konuların tartışılmadan yönetildiği idare şekli, bir başka deyişle ‘Cahilin Ahile Hükmettiği Yönetimin, Demokrasi Olmaması Gerek ‘.

Meclisin güney doğusunda oturan hazretlerin RTE marka ve onun parmağı ile işaret edilip seçilen kopyalar olduğunu düşünmekteyim. Diğer kanatta seçilenler de aynı usuller içinde seçilmekte. Bence Meclise 4 kişiyi oturtun, onlar ülke hakkında karar versinler, diğerlerini salıverin ovalara. En azından maaş vermez, mutluluk çubukları gibi ek harcamalar olmaz, ülkenin Meclis bütçesinden kurtularak önemli bir tasarrufu olur.  

Ülkemin bir çok konusunda vidalarının gevşemiş olduğunu izlemek bile insanı rahatsız etmeye yetmektedir. Başefendiye bağlı bir istihbarat biriminin hangi cevizi kırdığını, onu yöneten Başefendinin bile bilmemesi ne kadar abes.  Birileri bu birimden kalkıp Taa Oslo’ya gidip teahhütlerde bulunuyor, bundan memleket habersiz. Bu birimden kimileri bir yasadışı örgütün yeni yapılanmasını yaparken kantarın ucu kaçıyor, çeşitli yerlerle telefon trafiği yaşanırken, ülkemde konu ile ilgili bir Bakanın bile dolaylı da olsa ruhu duymuyor.

Nasıl bir ülkede yaşadığımızın farkında mısınız derken bunlardan bahsetmek istedim. Yine aynı devlet biriminden bazıları Marmara denizindeki bir adaya seyahat ediyor, ülkemin emniyetinin haberi yok. Şuna kesinlikle inanıyorum, her ülkede istihbarat birimleri vardır, kimsenin haberi olmadan bir çok konular bu teşkilatlar tarafından planlanır, çeşitli işler döner, kimsenin haberi bile olmaz.

Mutlaka Ian Lanchester Flemming‘i hatırlarsınız. 1908 yılı 28 Mayıs’da İngiltere’de doğan Ian Flemming’in hem gazeteci hem de yazar olarak yarattığı 007 James Bond karakteri ve gizli servis hikayelerini kapsayan çeşitli romanları, beyaz perdeye uyarlanmış ve ünlü olmuştu. İkinci Dünya savaşında İngiliz ordusunda çeşitli görevlerde bulunmuş, bazı gizli görev ve operasyonlara katılmış olduğundan Ian Flemming’in romanlarındaki konuların, bu operasyonlardan esinlenildiği söylenmektedir. 12 Ağustos 1964 yılında  kalp krizinden vefat ettiği tarihte bitmemiş iki adet kitabı ölümünden iki sene sonra tamamlanmış ve beyaz perdeye uyarlanmıştır. Gerçekte İngiltere’de var olan SIS teşkilatının Başkanının yaptıkları bir operasyon hakkında savcı tarafından ifade vermeye çağırıldığını hiç duydunuz mu?

Amerika’da iki değişik teşkilat birbiri ile kimi zaman yetki ve selahiyet konusunda anlaşamaz, hatta bu teşkilatı konu alan filmlerde Hollywood tarafından senaryolar yaratılıp, beyaz perdeye uyarlanırlar.  İsrail’de ise Mossad adlı teşkilat dünyanın bir çok ülkesinde faaliyette bulunması sırasında, mutlaka bir çok operasyon yapmıştır, fakat bizim düştüğümüz komik duruma hiç düşmediklerine inanmaktayım.  Çok sevdiğim bir deyim vardır, aslında bu güne o kadar uymaktadır ki ‘’ Böyle Başa Böyle Traş’’ diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 7.7 / 3 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı
Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.
Avrupa'da İmamoğlu çıkmazı: Çıkarlar mı değerler mi?

Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor
Suriye nasıl kutsallaştırıldı? Suriyeliler umutlu olabilir mi?
Penguen ve foklara da vergi uygulaması…
Trump'ın politikaları ABD'nin 50 eyaletinde protesto ediliyor.
Dünyadaki boykotlar: Kim neyi hedef aldı?

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi
"İNEK BAYRAMI" ekitap

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi
Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke
2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.

Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil
Dan O’Dowd, Tesla’nın Zehirli Kültürü, Başarısız Abartı ve BYD’nin Yükselişi Üzerine
ANALAR(IMIZ) SİZLER ÇOK YAŞAYIN
Amerika dış yardım yumuşak gücünden vazgeçiyor mu?
Zelenski: Kolezyum Politikasının Kurbanı

KURBANIM BUGÜN
KAZ DAĞI
GÜNÜN HABERİ
NE İSEN O
KILAVUZ KARGA

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git