![]() |
|
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
|
Wikileaks'ten yeni Türkiye sızıntıları
![]() İstanbul ve Adana ABD Konsoloslukları ile Ankara’daki ABD Büyükelçiliği kaynaklı belgeler 8 Eylül 1986 ile 26 Şubat 2010 arasındaki yazışmaları ortaya koyuyor. Belgeler AKP’nin iktidara geldiği 2002 seçimlerinin ardından yoğunlaşıyor. Pek çok belgede 2002, 2007 ve 2009 seçim sonuçları ve seçimlerin ardından hükümet yapılanmasındaki değişiklikler değerlendiriliyor. Belgelerde pek çok AKP üst düzey yöneticisi ve bakanın yaşam tarzına dair bilgilendirmelerde bulunuluyor. Hatta belgelerde bazı önemli isimlerin eş ve çocukları ile ilgili detaylı bilgilendirme yapıldığı görülüyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün 16 yaşından küçük evlendiği, pahalı mücevherler taktığı, kızı Kübra Gül’ün üniversitedeki derslerine perukla girdiği gibi ayrıntılara yer veriliyor. Hatta 2002 tarihli bu belgelerde, AKP yetkilileri arasında, Kübra Gül’ün, Başbakan Erdoğan’ın oğullarından biriyle evleneceğine dair söylentiler dolaştığı bile belirtiliyor. Özelleştirmeler tüm ayrıntılarıyla anlatılıyor Tüpraş, Petkim ve Tekel gibi önemli kamu kuruluşlarının özelleştirilmesi süreçleri belgelerde ayrıntılarıyla ele alınıyor. Belgelerde, kurumların satışı için yapılan ihaleler ve şirketlerin teklifleri de açıkça yer alıyor. AKP’nin ormanları satışı belgelerde 06 Mayıs 2003 tarihli bir belgede ise AKP hükümetinin orman arazilerinin satışı için attığı adımlar ve kararlı tutumu dile getiriliyor. Dönemin cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilen arazi satışlarının ayrıntılarına yer verilen belgede CHP’nin bu başlıkta AKP’yi sıkı bir dille eleştirdiği belirtiliyor. AKP’nin arazi satışından, kendisine yakın inşaat şirketlerine uygun fiyatlı alan temin etmek niyetinde olduğuna dair eleştiriler de belgelerde ifade ediliyor. 4 Şubat genel grevi de anlatılıyor 4 Şubat 2010’da gerçekleşen Tekel İşçileri ile dayanışma amaçlı 1 günlük iş bırakma eylemi de ABD Ankara Büyükelçiliği’nin belgelerinde yer aldı. Belgelerde grevin medyada geniş yankı uyandırdığı ancak etkisinin bir hayli az olduğu, günlük hayatı etkilemeyecek kadar küçük çaplı bir grev olduğu belirtiliyor. Belgelerde, Denizli’de işçilere polis tarafından müdahale edilmesi, İzmir’de otobüs, Ankara’da metro seferlerinin aksaması gibi ayrıntılara da yer veriliyor. İstihbarat belgelerinde, Fikret Bila, Ruşen Çakır gibi köşe yazarlarının köşe yazılarında grevi nasıl değerlendirdikleri bile anlatılıyor. Hava kirliliği bile aktarılmış Belgelerde Türkiye’de hava kirliliği ile ilgili bilgilere de yer veriliyor. Türkiye’nin hava kirliliği gözlem altyapısının oldukça zayıf olması sebebiyle hava kirliliği ölçümünün sağlıklı şekilde yapılamadığına dikkat çekiliyor. Ölçümünün tam olarak yapılamaması sebebiyle herhangi bir önlem almanın da mümkün olmadığına dikkat çekilen belgelerde bu konunun Avrupa Birliği kriterleri kapsamında dayatılmasının Türkiye’nin bu konuda adım atmasında etkili olabileceği görüşü dile getiriliyor. Uzan da mercek altında ABD Dışişleri Bakanlığı’na iletilen belgelerde Cem Uzan’ın da adına sıkça rastlanıyor. Uzan’ın Petkim ihalesi sürecinin ayrıntılarına yer verilen belgelerde, sahip olduğu Star Tv ve Telsim gibi şirketlerin kapasitelerine dair ayrıntılı bilgilendirme yapılıyor. Uzan’ın Genç Parti genel başkanlığı döneminde yürüttüğü parti faaliyetlerine de değinilen belgelerde, AKP’ye rakip olduğu seçim sürecinde şirketinin ekonomik faaliyetlerinde görülen değişime dikkat çekiliyor. 28 Mayıs 2003 tarihli bir belgede Uzan’ın Avrupa Birliği ve Irak Savaşı konularında “şizofrenik” tavrına dikkat çekiliyor. Ayrıntılarıyla Hrant Dink davası Wikileaks, ABD Dışişleri Bakanlığı’na iletilen Hrant Dink davası ile ilgili ayrıntılı raporu da sızdırdı. Raporda, davada 12 duruşma yapılmış olsa da ilerleme kaydedildiğini gösteren herhangi bir işaret olmadığı ve şüpheli sayılarında sürekli artma ve azalmalar yaşandığı ifade ediliyor. “Dava boyunca sekizinci duruşmada şüphelilerin yumruk yumruğa kavga etmesi, sanık ile tanıkların yan yana oturtulmaları ve gizli tanığın unutulması gibi bazı olaylar, Türkiye'de hukukun üstünlüğünün imajını ve gücünü zayıflatıyor” denilen belgede faili meçhul cinayet kurbanlarının ailelerinin taleplerinden de bahsediliyor. TÜSİAD Başkanı ABD’den yardım istemiş TÜSİAD eski Başkanı Tuncay Özilhan’ın dönemin ABD Büyükelçisi Robert Pearson’a yazdığı mektup da sızıntılar arasında yer alıyor. 16 Ocak 2003 tarihli raporda Özilhan’ın mektubu tam metin olarak aktarılıyor. Özilhan mektubunda, Körfez Savaşı nedeniyle Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sıkıntının giderilmesi konusunda ABD’nin yeterli adımları atmadığını söyleyip gerekli hassasiyetin gösterilmesi çağrısında bulunuyor. Özilhan, “Elimizden gelenin en iyisini yapacağız” gibi ifadelerin artık hem Türk kamuoyu hem de işadamları için yetersiz kaldığının altını çiziyor. “Yolsuzluk savaşçısı Kılıçdaroğlu” 20 Şubat 2009 tarihli "CHP'nin yolsuzluk savaşçısı gözünü İstanbul belediye başkanlığına dikti" başlıklı belgede CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bahsediliyor. Belgelerde 29 Mart seçimlerinde pek çok siyasi gözlemcinin Kadir Topbaş karşısında Kemal Kılıçdaroğlu'na az şans tanıdığı belirtilirken, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Kılıçdaroğlu'nu, başarısız olmasını umarak aday yaptığına dair görüşlere de yer veriyor.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
![]() ![]()
| Tüm Yazarlar |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|
![]() |