Geçtiğimiz yıla kimler damga vurdu... siyasette, ekonomide, sporda, sanatta en çok hangi konular tartışıldı? Ressam Burhan Doğançay'dan Piyanist Fazıl Say'a, Tekel işçilerinden Kılıçdaroğlu'na, Wikilaeks'den yumurtaya 2010 Türkiye.

SİYASET

Yumurta atmak demokratik tepki mi?

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri aynı gün hem CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum’u hem de AK Partili Burhan Kuzu’yu protesto etti. Batum öğrencilerle sert bir tartışma yaşarken, ardından kürsüye gelen Burhan Kuzu yumurta yağmuruna tutuldu. Öğrencilerin yaptığı kimine göre demokratik tepkiydi, kimine göre ise faşizm...

Wikileaks önemli mi?

Onun için “Diplomasi için küçük, insanlık için büyük fitne ”, “Erdoğan’ın elini güçlendirdi” diyenler de oldu , “Hem ABD’nin hem de diğer ülkelerin başına dert açar”, “Dünya siyasetinde yeni bir dönem başlıyor” diyenler de. Ayak sesleri çok önceden gelen ve bir gece yarısı kamuoyuyla paylaşılmasıyla gündemi sarsan Wikileaks belgeleri önemli mi önemsiz mi tartışmaları sürerken , “Diğer belgeler nerede” sorusu zihinleri kurcalamaya devam ediyor.

Baykal’ın istifası doğru muydu, Kılıçdaroğlu yerini doldurdu mu?

Kaset komplosu nedeniyle CHP Genel Başkanlığı görevinden istifa eden Deniz Baykal’ın önce istifa etmesinin doğru olup olmadığı, daha sonra da yerine gelen Kemal Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu doldurup doldurmadığı tartışıldı. Kılıçdaroğlu, Baykal’dan miras kalan ekibi tasfiye ederek polemiklere noktayı koydu. “Ben bıraktım siz de bırakabilirsiniz” yazılı sigara paketi yapıştırmalarıyla karikatürlere konu olan Baykal, yılın en çok konuşulan siyasi figürü oldu.

Komutanlara Balyoz!

Türkiye tarihinde ilk kez muvazzf ve emekli generallerin darbe suçlamasıyla yargılandığı da a, yargılanan isimlerin niteliği, niceliği ve kendilerine yöneltilen suçlamalar kadar, ilk duruşmaya iki gün kala hâkiminin değişmesiyle de tartışma konusu oldu . 2011’de de olmaya devam edecek...

İkinci dil tartışması

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Bölgede yasaları beklemeden iki dilli yaşamı başlatıyoruz” sözleri siyasi gündemde geniş yankı buldu. Demirtaş’ın sözlerini “Eninde sonunda gelinecek nokta iki dilli yaşam” şeklinde yorumlayanlara karşılık Kürt aydın Ümit Fırat “Bu itaatsizliğe çağrıdır” diyerek Demirtaş’ın tutumunu eleştirdi. Başbakan Tayyip Erdoğan, “Ortak dil Türkçe’dir, bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilemez. Zira bu mesele sosyal barış ve sosyal bütünlük meselesidir’’ diyerek konuya taraf olduklarını resmen açıkladı.

Samast çocuk mu katil mi?

Gazeteci Hrant Dink suikastının tetikçisi Ogün Samast’ın “Taş atan çocuklar” yasası olarak bilinen 6008 Sayılı ‘Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ kapsamında çocuk mahkemesinde yargılanacak ve cezasının indirilecek olması büyük tepki çekti.

Medyada Ağca röportajı

Gazeteci Abdi İpekçi’nin katili, Papa 2. Jean Paul suikastının tetikçisi Mehmet Ali Ağca, cezaevinden çıktıktan sonra vereceği TV röportajı için 2 milyon dolar, otobiyografisinin de dahil olduğu iki kitap için 5 milyon dolar istediğini söyleyince “Bir katilin anılarına bu kadar fiyat biçilmesi etik mi? Söyledikleri, anlattıkları haber değeri taşır mı?” soruları uzun süre gündemi ve toplumsal vicdanı meşgul etti.

Dansözlü karikatür polemiği

Sabah Gazetesi çizeri Salih Memecan’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu dansöz olarak çizdiği karikatür, Memecan’ın AKP’ye olan yakınlığına vurgu yapılarak oldukça eleştirildi. “Başbakan’ı da dansöz kıyafeti ile çizebilirdim’’ diyerek kendini savunan Memecan günlerce köşe yazılarına, tartışmalara konu oldu.

EKONOMİ

Kılıçdaroğlu ekonomik vaatlerini gerçekleştirebilir mi?

Kılıçdaroğlu, Kurultay konuşmasında işsizlere asgari ücret kadar maaş, ÖTV’nin kaldırılması gibi birçok ekonomik vaatte bulundu. Yaklaşık 20 milyar TL gerektiren vaatleri için kaynağı sorulduğunda “Benim adım Kemal, bulurum diyorsam bulurum” diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile “Recep Bey” diyerek başlattığı isim polemiğine de “Hıdır” adı üzerinden devam ediyor...

İstanbul dünyanın en önemli finans merkezi mi?

BROOKINGS Institute’nün , İstanbul’un , Londra, Tokyo, New York gibi şehirleri geride bıraktığını ve dünyanın en önemli finans merkezi olduğunu ilan etmesi tartışıldı . “İsta nbul bu birincili i hak etti mi? ” sorusu ekonomistleri ve yatırımcıları ikiye böldü.

TEKEL işçileri özelleştirme kurbanı mı?

“Özelleştirme” tartışması TEKEL işçilerinin eylemleriyle zirve yaptı. TEKEL’i gerçekten üretim yapmak isteyen bir firma alıp, kamunun sağladığı şartlara benzer imkânlar sağlasaydı, fabrikalar kapanmasaydı özelleştirme bu kadar büyük bir krize dönüşür müydü?” soruları uzun süre tartışıldı.

SPOR

Basketbol Milli Takımı 28 milyon TL’lik primi hak etti mi?

Başbakan Erdoğan’ın, FIBA 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nda 2. olarak gümüş madalya kazanan Türk Milli Basketbol takımına 28 milyon TL’lik çek hediye etmesi çok konuşuldu. “Bu kadarı fazla” diyenler, “Çocuklar hak etti” diyenlerden çoktu...

‘Ulan Arda’ hakaret mi samimiyet mi?

FB Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım bir işkembeci açılışında karşılaştığı GS kaptanı Arda Turan’a “Sen de mi buradasın ulan Arda” dedi, bu sözler Arda’ya 20 bin TL cezaya patladı! “Ne var bunda samimiyet göstermiş” diyenlerle, “Galatasaray kaptanlığını bıraksın” diyenler karşı karşıya geldi...

MAGAZİN

Sezen Aksu detone mi?

Piyanist Fazıl Say’ın HABERTÜRK’ten Kutlu Esendemir’e verdiği röportajda, Sezen Aksu ile ilgili söylediği “10 notasından 7’si detone, müzik evreninden uzak. Piyano, Do minör’den başlıyor, Sezen, Do diyez minör’den girip, Si minör’de arıyor parçayı. On notanın yedisi kirli. Müzik yapıyoruz. Patlıcan yemeği değil...” sözleri müzisyenleri ve yazarları karşı karşıya getirmişti.

Balkon kamusal alan mı?

Şahan Gökbakar ve Berrak Tüzünataç’ın balkonda öpüşürken görüntülenmeleri yılın en çok konuşulan magazin haberiydi. Olayın hemen ardından yayın yasağı getirildiyse de “Balkon kamusal alan mı değil mi? Görüntülenmeleri etik mi?” tartışması uzun süre gündemde kaldı.

Parayı bulan boşanıyor mu?

Ünlü televizyon yapımcısı Acun Ilıcalı’nın eşi Zeynep Ilıcalı’nın “Beni aldattı” diyerek boşanma davası açması ve yaklaşık 50 milyon TL’lik mal varlığının yarısını istemesi magazinde yılın en çarpıcı gelişmesiydi. Dava, parayı bulan erkek boşanıyor mu sorusunu da tartışmaya açtı.

‘Endişe polemiği’

Geçmiş yıllarda Hülya Avşar’la girdiği polemiklerle anılan Gülben Ergen bu yıla siyasi bir polemikle damga vurdu. Ergen Twitter’a “Ülkemle ilgili darmadağın endişelerimi, tüm korkularımı annem daha da coşturdu” yazınca yanıt Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün oğlu Emre Gül’den geldi: “Nedir o endişe ve korkular?” Ergen’in “Endişelendim deyince gösterilen tepkiler, neden endişelendiğimin kanıtı gibi... Türkan Saylan’ın suçlu muamelesi gördüğü, Hüseyin Üzmez’in korunduğu bir ülkede endişe yersiz mi?” diyerek noktaladığı polemik, Ergen’in psikolojik baskıya maruz kalıp kalmadığı tartışmasıyla sürdü.

Beren Saat’in suçu ne ?

Beren Saat’in başrolünde oynadığı “Aşk-ı Memnu” ve Fatmagül’ün Suu Ne? ” isimli diziler bu yıl siyasetin gündeminden bile düşmedi. Devlet Bakanı Kavaf’ın aile kurumunu olumsuz etkilemekle suçladığı diziler toplumun ahlakını mı yansıtıyor yoksa ahlakımızı mı bozuyor bir türlü karar verilemedi... Reyting rekoru kıran yapımlar ve temaları bu yıl da tartışılmaya devam edilecek gibi. ..

KÜLTÜR SANAT

‘Yavşak’ polemiği çok tartışıldı

Haluk Bilginer 46 dergisine verdiği röportajda “Büyük oyuncu olarak hatırlanan birçok isim, aslında kötü oynayan ama efsane yaratmayı becerebilmiş yavşağın tekiydi. “Babam öldü ama hâlâ sahneye çıkarım’ yavşaklığına da asla inanmam. Önce insandır önemli olan. Ben babam ölürse sahneye filan çıkmam, k.çımı yesin herkes” dedi, Nilgün Belgün, Ali Poyrazoğlu, Yıldız Kenter, Müjdat Gezen, Levent Kırca cevap verdi. En ağırı Poyrazoğlu’nun cevabıydı: “Yavşaklık konusunda herhalde aynaya bakarak konuşmuş.”

Türk çağdaş sanatı bu kadar para eder mi?

Ressam Burhan Doğançay’ın 1987’de yaptığı ‘Mavi Senfoni’ adlı tablosu, 2.2 milyon TL’ye satıldı. Rakamı, “Türk çağdaş resminin ulaştığı muhteşem nokta” olarak değerlendirenler de oldu, “Edirne’nin dışına çıksa bu rakama alıcı bulamaz” diyen de..

‘Show must go on’ mu?

Tiyatrokare’nin kurucusu Nedim Saban, Onur Bayraktar’ın ölümünden hemen sonra ‘Leyla’nın Evi’ oyununu sahneye koyunca ; sanat dünyası tepki gösterdi. Saban’ı Twitter’da eleştiren Levent Kazak, “Nedim’le karşılaşınca ona zavallı bir fırsatçı olduğunu söyleyeceğim ” yazdı.