A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Wikileaks belgelerinde Kaddafi

Kategori Kategori: Küresel | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Haberci | 28 Mart 2011 06:18:07

Bugün ODATV.COM sitesinde K. Murat Yıldız bir yazısı var. Yazının başlığı "İşte Wikileaks Belgelerinde Baba Kaddafi Ve Oğul Kaddafi". Murat Yıldız Wikileaks belgelerinde Libya ve Kaddafi ailesi ile ilgili derinlemesine bir araştırma yapmış ve bu bilgileri yazıya dökmüş. İşte yazı...

Kaddafi sonrası Libya üzerinde kafa yorarken Wikileaks arşivinde Libya kaynaklı sızıntılara bir göz atayım dedim. Yüzlerce sayfa üzerinde derinlemesine çalıştıktan sonra karşıma bambaşka Kaddafi ve Libya portreleri çıktı. Televizyonlardaki konuşmalarından, giyim, hal ve tavırlarından dolayı bir meczup olarak gördüğüm Libya liderine ve Türk aleyhtarı sayılan sözleri nedeni ile kamuoyunun tepkisini çeken oğul Kaddafi’ye sempati ile bakmaya başlamasam da aslında birçok şeyin düşündüğümüz gibi olmadığı kanaatine vardım.

Sızıntılardan derlediğim ve tercüme ettiğim bazı noktaları gördükten sonra sizlerin de gelişen olaylara farklı bir pencereden bakmaya başlayacağına inanıyorum.

Kriptoların genelinden çıkan en açık ve ilginç sonuçlardan bir tanesi Kaddafi ve oğlunun ülkede köklü siyasi ve ekonomik reformlar yapmak arzusunda olduğu. Özelleştirme, hapishane koşullarının iyileştirilmesi, muhaliflerin affedilmesi, doğal kaynaklardan elde edilen gelirlerin daha adil bir şekilde paylaşımı, demokratikleşme gibi konularda adımlar atıldığı ve bu yönde ciddi planlar olduğu yolunda bilgiler defalarca Trablus’taki Amerikan yetkililerince dile getirilmiş.

Bu konu ile ilgili sızıntıların içerisinde en ilginç olanı 28 Ağustos 2008 tarih ve 08TRIPOLI679 referanslı, gizli kategorisindeki kripto. Bu belgeye göre oğul Seyfülislam Kaddafi geleneksel gençlik forumunda yaptığı konuşmada açık bir şekilde babasının kurduğu sistem ve rejimi eleştirmiş, ülke yönetiminde ciddi değişikler yapılması gerektiğini savunmuş. Yargı reformu, insan haklarına saygı ve basın özgürlüğü alanlarında eksiklikleri dile getirmiş. Bununla da yetinmeyip halkın devlet yönetimine daha etkin katılımını sağlayacak, dinamik bir toplum ve şeffaf bir devlet yapısı için bir Anayasa hazırlanması çağrısında bulunmuş.

Babasının Libya tarihi içerisinde kendine özgü bir yeri olduğunu ve bu özel durumu nedeni ile ayrıcalıklı yetkilere sahip bulunduğunu belirten Seyfülislam, gücün babadan oğula geçtiği Arap rejimlerini eleştirerek kendisinin böyle bir durumu asla kabul etmeyeceğini söylemiş. Buna ilave olarak ülkenin ambargo gibi önemli uluslarası sorunlarının çözüldüğünü ve kendisinin ön ayak olduğu reform programının tamamlandığını ifade ederek politikayı bırakmaya karar verdiğini açıklamış. Geleceğin ‘karizmatik liderlerin’ önderliğinde değil, düzenli kurumlar ve zinde halk kitlelerinin ellerinde şekillendirilmesi gerektiğini söylemiş. Yine kriptoya göre bu süreci hızlandıracağına inandığı 12.000 Libyalı genci Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi ülkelerde okumaya göndermiş.

Oğul Kaddafi’nin konuşmasının ilgi çekici noktalarından bir diğeri ise geçmişte Batı ile olan sorunları “en başından itibaren gereksiz çatışmalar” olarak nitelendirmesi. Kriptoda ayrıca Seyfülislam’ın önceden hazırlanmış metnin dışına çıktığı ve ülkedeki statükonun devamını isteyen, kendisinden nefret ettiklerini belirttiği başta Devrim Komiteleri başta olmak üzere çeşitli çevrelere yönelik tepkisini dizginlemekte zorlandığı not edilmiş.

Seyfülislam’ın başkanlığını yaptığı Kaddafi Gelişme Vakfı’nın 1995 yılında Abu Salim hapishanesindeki isyanın bastırılması sırasında yaşamını yitiren tutuklu ailelerine tazminat ödenmesini konusundaki çalışmalarına değinen kripto ayrıca oğul Kaddafi’nin özgür basın ve şeffaflık çağrılarına da yer vermiş.

Konuşmasında polis ve benzeri güvenlik birimlerinin korku saldığı bir ortamda ‘geleceğin Libyasını kurmanın mümkün olmadığını vurgulamış, kapalı kapılar ardında çevirilen işlerin ülkenin en büyük sorunu olduğunu ifade etmiş.

Ortadoğuyu bir ‘diktatörlükler ormanına’ benzeterek, insan hakları ihlalleri gibi konularda eleştirmiş hatta İsrail demokrasisini öven sözler söylemiştir.

Babasını George Washington, Mustafa Kemal Atatürk ve Ayetullah Humeyni gibi tarihi şahsiyetlere benzeten Seyfülislam, Muammer Kaddafi’nin modern Libya’nın sembolü olduğunu ve kendisi dahil kimsenin onun rol ve yetkilerini devir alamayacağını belirtmiş, ülkesinin birilerine “miras olarak kalacak bir çiftlik” olmadığını vurgulamış.

Muammer Kaddafi tarafından açıklanan ve ‘2 Mart Vizyonu’olarak tanımlanan özelleştirme ve reform paketine değinen Seyfülislam “devlet hiçbir şeyin sahibi olmayacak” şeklinde konuşmuş, agresif bir özelleştirme programı uygulanacağını açıklamış.

Kriptoya düşülen bir notta oğul Kaddafi’nin ‘2 Mart Vizyonu’ doğrultusunda devlet tarafından oluşturulan beş resmi özelleştirme kurumunun çalışmalarını takip eden ve yönlendiren ‘gölge komiteler’ kurduğu anlatılmış, bu komitlerin çalışmalara ciddi katkılar yaparak yönlendirdiği belirtilmiş. Ancak bu yapılırken Seyfülislam’ın kendi deyimi ile “pek hoş olmayan şeyler” yaşanmış.

Görüldüğü üzere kriptonun çizdiği Seyfülislam portresi en azından çoğumuzun kafasındaki mevcut tablodan çok farklı.

Peki sızıntılara göre ülkede uygulanan ve planlanan reformlar açısından Muammer Kaddafi’nin pozisyonu ne? Bu konuda birçok belge var. Bunlardan bir tanesi de 18.11.2008 tarihli ve 08TRIPOLI896 referanslı kripto.

Bu kriptoya göre Libya televizyonu tarafından yayınlanan bir toplantı esnasında hükümetin önde gelen temsilcileri Muammer Kaddafi’nin devletin yeniden yapılandırılması ve özelleştirme gibi alanlardaki reform çalışmalarına karşı çıkıyor. Kaddafi ise yenilik karşıtlarına çok sert bir tepki gösteriyor, onları nemalandıkları bu statükonun devamını sağlamak istemekle ve yolsuzluk yapmakla suçluyor. Devletin yeniden yapılandırılacağını ve petrol gelirlerinin direkt olarak halka dağıtılacağını söylüyor.

Aynı kriptoda Seyfülislam’ın desteğiyle akademisyenler, hükümet dışı unsurlar ve yargı mensuplarından oluşan bir heyet tarafından bir Anayasa taslağı hazırlandığı ve Devrim Muhafızlarının buna karşı olduğu belirtiliyor.

Ayrıca Muammer Kaddafi “yeni bir siyasi döneme” girildiğini söyleyerek ve bazı görevlere bundan sonra seçimle gelineceğini açıklayarak mevcut güç odaklarının öfkesini iyice arttırıyor.

Belgenin sonunda ise reformların statükocu güç odaklarının muhalefeti, ekonomik kriz, kabile ayaklanmaları, bürokrasinin zayıflığı, Gazze olayları gibi nedenler ile planlandığı şekilde hayata geçirilmesinin zor olduğu anlatılırken bu durumun Kaddafi’ye muhalifler ile pazarlık etme şansı tanıdığı ve halkın gözünde kendi poziyonunu güçlendirdiği vurgulanmış.

Sonuç olarak, Amerikalı yetkililerin zaman zaman kriptolara not düştüğü gibi Muammer Kaddafi’nin yenilik çalışma ve çabaları büyük ölçekte sadece göz boyama amaçlı olabilir. Öte yandan Seyfülislam’ın etki ve katkıları ile hayat bulan samimi bir reform hareketinin varlığı da göze çarpıyor. Nitekim baba Kaddafi’nin de oğlunun etkisi ile yenilik rüzgarına kendini kaptırdığı görülüyor. Ancak, diğer kriptolardan ve eldeki bilgilerden bu yenilik çabalarının başta Devrim Muhafızları olmak üzere bazı çevrelerce baltalandığı ve en azından oğul Kaddafi’nin hedeflediği seviyeye ulaşamadığı görülüyor.

Şeytanın avukatlığını yapmak gibi bir niyetim yok. Fakat baba ve oğul Kaddafi’nin daha önce deli saçması gibi gelen sözleri, burada sadece yüzeyine dokunduğum kriptoları inceledikten sonra anlam kazanmaya başladı

Nitekim reformlar ve mevcut sistemin değiştirilmesi konusunda 09TRIPOLI64 referanslı 2009 yılına ait kriptoda belirtildiği gibi “Muammer Kaddafi kendi mimarı olduğu altın kafes içerisine” mahkûm olması nedeni ile planladığı yenilikleri hayata geçiremedi. Dolaylı da olsa kendi yaptığı devrim ve oluşturduğu düzen daha sonra detaylı olarak değineceğim birçok faktör ile birleşerek bugün kendisi, ailesi ve ülkesinin içerisinde bulunduğu sıkıntılı durumu doğurdu.

K. Murat Yıldız

Odatv.com

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Barınma Krizi Değil, Sınıf Savaşı, Türkiye’de Konut, Kira ve Kentsel Dönüşüm Üzerinden Yürütülen Sessiz Tasfiye
Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Yıldızlara Bakanlar ve Adaleti Seçenler: Sâbiî Kozmolojiye Karşı Yahudi Etik Devrimi
Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git