A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Engizisyon

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 10 Ocak 2013 07:22:14

Ne zaman ülkemde bir tartışma ortamı olsa, ülkemin en yetkili kişileri hemen yurt dışına gitmeyi, alışkanlık haline getirmekte. Seneler süren, yüzlerce sanığı olan, yüzlerce tanığın dinlenmesi gereken bir davanın gerekçeli kararının açıklanması arefesinde, bir bakıyorsunuz en yetkili kişi, Afrika'da safariye gidiyor. 1400 sayfayı bulan gerekçeli kararda bir çok konuda kararın kanaate bağlı verilmesinin Hukuk anlayışına ters geldiğini ekranlarda konuşanlar söylemekte.

Mantık şunu göstermekte: Bir suçun mutlaka bir veya bir kaç delili olmalı, bu deliller dosyanın ekinde bulunmalı.  ‘Biz dinledik, suç unsuru olabileceğine karar verdik ve bu nedenle cezayı buna göre tadat ettik’ anlamında bir söylem, ancak ortaçağdaki Engizisyon Mahkemelerinin işleyişine paralellik teşkil eder.

İşte Engizisyon  Mahkemeleri hakkında literatürdeki tarif  şöyle :

  ‘’Tutuklular sorguya alınmadan önce aylarca zindanlarda tutulurdu. Bu, herhalde sanığın direnme gücünü kırmak için önceden düşünülmüş bir planın parçasıydı. Mahkeme önüne çıkarıldığında sanıktan, doğruyu söylemesi istenir ve kendisinden Kutsal Örgütün sırlarını saklama sözü alınırdı. Kabul etmek sorgulamanın başlaması demekti, reddetmek ise zindana geri dönmek ve büyük bir olasılıkla bazı cezalara çarptırılmak anlamına gelirdi. Sorgulamaya geçilmesi halinde, mahkeme başkanınca birkaç soru yöneltilir ve tutuklunun yanıtları bir kâtip tarafından kaydedilirdi. Birkaç gün içinde sanık yeniden mahkemeye çıkarılır ve sorgulama devam ederdi. Sanıktan Kutsal Örgüte suçunu itiraf etmesi istenir ve engizisyoncuların elinde kanıtlar olduğuna, onun aleyhine tanıklık etmeye hazır tanıklar bulunduğuna inandırılırdı. Tutuklunun, ne kanıtların niteliğini ne de tanıkların kimliğini öğrenmesine izin verilmezdi.’’    

Yargı süreci devam etmekte ve bu nedenle konu hakkında tartışma yapılmaması istenmekte. Fakat savunma avukatlarının basit anlattıkları bir kaç hususun üzerinde düşünmek gerekir. ‘’Bir suç, fiil oluştuğunda geçerlidir’’ denilmekte.

Fiil gerçekleşmiş mi ?  Cevap hayır. Türkiye Cumhuriyeti Ordusunda hiç bir konu, üst kademelerin bilgisi dışında oluşmaz. Genel Kurmayın, söz edilen  seminerde bir suç unsuru görmediğini ifade etmesine dikkat edilmeden, bu toplantı konusu ele alınarak, nasıl bir fiil oluşmuş gibi kanaate dayandırılır, bunu anlatmak  için, bu topluma delil gösterilmesi gerekir. Eğer böyle bir fiilin gerçekleştiğini kabul edersek, sadece bir Genel Kurmay Başkanının değil, Dolmabahçe sarayında  yapılan pazarlığın  aydınlatılması da gerekmez mi diye bir soru insanın aklına gelmekte.     

Vatandaşın hukuk ve kanun bilmemesi normaldir.  Fakat kanun konusunda farklı uygulanmanın gerekçesini ona anlatmak gerekir.  Şuna kesin inanmaktayım ki, Silivri  mahkeme kararları ve gerekçeli kararı, Türkiye Cumhuriyeti Mahkemelerinin Hakimleri tarafından kaleme alınmamıştır. Bir mahkeme hata yapabilir, ve geçmişte bazı davalarda hatalar olmuştur. Bunu hoşgörü ile karşılamamız beklenebilir. Yalnız yüzlerce aileyi ilgilendiren ve onların mağdur duruma düşmesini haklı gösterecebilecek bir gerekçenin içindeki kanıtları, yurdum insanının görmesi gerekir .

Mevzu bahis davanın akıl ile yürütülmediğinin şüphesinin toplumda yer ettiğini, bu konuda hukukcuların fikir birliğine vardığını ekranlarda gördük. Aslında bu dava  konusu, sözde delilleri, gizli tanıkları, davanın görülme şekli itibari ile sizlere ne anlatmak istendiğini, benim kadar sizlerin de anladığınızı düşünmekteyim.

Almanya’nın Rothenburg kasabasında kale içinde, Hermgasse sokağının üzerinde  Ortaçağdan kalma bir Engizisyon mahkemesi, hapishane, ve işkence alet ve edavatın sergilendiği bir müze bulunmaktadır. Bir okulun, mutlaka iyi şeylerin öğretildiği bir kurum olma mecburiyeti yoktur.  Silivri Hukuk Fakültesindeki derslerde, nasıl bir adaletin uygulandığını, kanun yorumlama derslerini izlediğimde, Rothenburg’da, kale içindeki Ortaçağ mahkemesi aklıma gelir diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.   

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı
Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.
Avrupa'da İmamoğlu çıkmazı: Çıkarlar mı değerler mi?

Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor
Suriye nasıl kutsallaştırıldı? Suriyeliler umutlu olabilir mi?
Penguen ve foklara da vergi uygulaması…
Trump'ın politikaları ABD'nin 50 eyaletinde protesto ediliyor.
Dünyadaki boykotlar: Kim neyi hedef aldı?

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi
"İNEK BAYRAMI" ekitap

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi
Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke
2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.

Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil
Dan O’Dowd, Tesla’nın Zehirli Kültürü, Başarısız Abartı ve BYD’nin Yükselişi Üzerine
ANALAR(IMIZ) SİZLER ÇOK YAŞAYIN
Amerika dış yardım yumuşak gücünden vazgeçiyor mu?
Zelenski: Kolezyum Politikasının Kurbanı

KURBANIM BUGÜN
KAZ DAĞI
GÜNÜN HABERİ
NE İSEN O
KILAVUZ KARGA

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git