A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Türk halkı Erdoğan'ı sevmiyor!

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Tayfun Şahin | 08 Ekim 2013 08:01:34

Siz bakmayın o bindirilmiş kıtaların doldurduğu meydanlara. Hitler de doldururdu vakti zamanında. İşin gerçeği şu: "Halk Erdoğan'ı sevmiyor!" Bunu en iyi bilen de Erdoğan zaten. Bu yüzden etrafında yüzlerce korumayla dolaşmak zorunda kalıyor. Aslında içten içe halk kendisini sevsin istiyor ama bu da mümkün değil! Çünkü sevmek istediğinde beceremiyor.

Kibri her şeye galip geliyor.

Tepkilerinin bu denli uçlarda olmasının sebebi de bu zaten. Küçük bir tebessümün aslında ne kadar sevgi dolu olabileceğinden haberdar değil.

Kindar gençlik yetiştirme hevesine o kadar kaptırmış ki kendini, herkesi “küçük askerleri” olarak görüyor.

Bakmayın siz “askeri vesayeti” kaldırıyorum söylemlerine, aslında Erdoğan da biliyor içinde tam bir otoriter kişiliğin olduğunu.

Örneğin Gezi Direnişi günlerinde sözüm ona “Direniş Temsilcileriyle” görüşme adı altında yapılan toplantıda bir kadın sendikacı, olayın “sosyolojik” bir vaka olduğunu söyleyince bir anda otoriter kimlik ortaya çıkıyor.

Başlıyor yüzü kızarmaya, gözleri açıldıkça açılıyor.

“Sosyolojiyi de biliriz!” diye kükremesinin sebebi de bu zaten.

Kendisini tartışılamaz, dokunulamaz, eşitlenemez görmenin doğal sonucu olarak duygusal patlamalar yaşıyor.

Haziran Direnişi günlerinde 15 yaşındaki çocukların “karizmasını çizmesine” polis kartıyla cevap vermesi de bundan.

Oysa o çocuklar yapmaları gerekeni yaptı. Sürekli kendilerine parmak sallayan birine “Kral Çıplak” dedi.

Onları ebeveynlerinden ayıran da buydu. Anneleri babaları korkarken onlar “Kral Çıplak” demeyi becerdi.

Kitlesel eylemleri getiren de buydu.

Bir kez dokunulunca dokunulamaz olana, büyü böyle bozuldu.

O sihirli dokunuş aslında halkın Erdoğan’ı sevmediğinin de ispatladı.

Apar topar gittiği Kuzey Afrika dönüşü kimsenin onu karşılamaması halkın sevgisizliğindendi.

Seven insanların “Ne olursa olsun!” tavrından uzak, küçük kalabalıkları toplayabildi binbir zahmetle. Kendini sevdirmeye çalışan Erdoğan’ı gördük sonrasında.

Toplumu bölmek pahasına en olmayacak sözleri söyleten şey de “sevilmediğini” bilmekti.

Erdoğan da en güçlü olduğu yere kapağı atmakta beis görmedi bu yüzden.

Olmasan da “güçlü görün”, inanmasan da “yenilmez” gibi davran…

Erdoğan bunu hepimizden iyi biliyordu.

Ama Erdoğan’ı sevmeyen Türk Halkını AKP’nin peşinden sürükleyen başka bir duygu vardı.

O da korku!

Sevmediği halde korku yüzünden Erdoğan’ın peşinden gitti yüzbinler.

Gezi Direnişinin başında yaşanan sessizliğin sebebi de olayları tartmaktı.

Ona oy veren kitle durup bekleyerek aslında güç testine tabi tuttu Erdoğan’ı.

Sevmediği ama korktuğu liderin gücünü test etti ilk günlerde.

Şiddetin dozu yükseldikçe çelişkisi de arttı. Yenilmez dediğinin yenilebileceğini görünce evinde oturmayı ve izlemeyi tercih etti insanlar.

%50’yi sokağa davet etmesinin sebebi güçlü görünme arzusuydu.

Ama Erdoğan bir kez daha sevilmediğini anladı.

Bu yüzden en iyi bildiği şeyi yaptı ve daha güçlü görünmek adına şiddeti çoğalttı.

Sonunda Erdoğan kaybetti; Haziran Direnişçileri kazandı.

Erdoğan’ın sevilmediğini 15 yaşındaki kızlar ispatladı.

Bakmayın siz Erdoğan’ın naralarına! Bunu o da biliyor.

Bildiği için hep güçlü görünmenin, hep genç kalmanın yollarını arıyor.

Ama hiç unutmamalı! Ana-babaları korkutabilirsin ve güçlünün yanında olmaları için sahte gülüşlerle de olsa onları yanında tutabilirsin. Fakat gençlerin “Kral Çıplak” demesini, “Seni Sevmiyoruz!” demesini engelleyemezsin.

Ve bir gün sevgisizlik içinde yıkılır gidersin.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




Barınma Krizi Değil, Sınıf Savaşı, Türkiye’de Konut, Kira ve Kentsel Dönüşüm Üzerinden Yürütülen Sessiz Tasfiye
Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Hasidut ve Marxizm, Kutsalın Diyalektiği
Uzayda Yeni Sömürü Alanı: Yörüngesel Yakıt İstasyonları, Uzay Ekonomisi ve Türkiye’nin Küresel Uzay Kapitalizmine Eklemlenmesi
Yıldızlara Bakanlar ve Adaleti Seçenler: Sâbiî Kozmolojiye Karşı Yahudi Etik Devrimi
Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması

UTANMA
Boydan Kısa
TEZKERE
Hangisi Yaşken Eğilir
Büyük Konuşmak

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git