A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Gülliver’in Macerası

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 18 Nisan 2019 10:24:00

İstanbul’da yeni yapılan na-tamam havaalanını kullandınız mı bilmiyorum. Ben açılışının ertesi günü Ankara’dan İstanbul aktarmalı Londra seyahatimde kullandım. Hani Ankara’dan aktarmasız yurtdışı seferler olsa da, başkentte yaşayan yurdum insanları bu eziyeti çekmeseler derim. Bir havaalanının çok büyük olması bir avantaj olmasa gerek. Kullananlar açısından kalabalık bir havaalanı da pek tahammül edilmeyen bir durumdur.



Frankfurt havaalanı veya Chicago havaalanı pek tercih ettiğim havaalanları değildir.  Çok büyük olunca bir kapıdan diğerine gidebilmenin bir fiziksel bedeli vardır. Herkes her yöne doğru yürüdüğünden, kendi yolunuzda yürüyüşünüz aksar. Hele bir de yürüyen hareketli şerit yollar yoksa ve de yaşınız ilerlemiş ise bu yol alma daha da güçleşir.

İşte yeni yapılan havaalanının ilk görüşte bendeki etkisi. Aslında bu arazi İstanbul’un, 60 sene evvel verilen izinlerle, açık işletme linyit yataklarıdır. Onlarca madenciye bu araziler açık işletme ile linyit kömürü çıkartılması için belirli koşullarla tahsis olunan arazilerdir. Koşullardaki en önemli husus: İşletme sonunda açılan bütün çukurlar toprakla kapatılacak ve ağaçlandırılacak. İşletme sahipleri bu işlem için senelere sirayet eden bir fonda bunun giderini biriktirecek. Hal böyle iken İstanbul’a mavi akım projesi kapsamında gelen doğal gaz, şehrin en ücra köşesine kadar götürüldü. Hatta adalara bile deniz altından doğal gaz borusu döşendi. Böylelikle İstanbul’un linyit kömürüne ihtiyacı kalmadı. 50 yıllık işletme ruhsatı olan maden işletmecileri zamanın en üst yetkilisine giderek ağladılar.

Hemen bir proje çizildi, dünyanın en büyük havaalanının bu linyit yatakları üzerine yapılmasına karar verildi. Maden ocağı sahipleri sözleşmeden kurtuluşlarını bayram yaparak kutladılar. Projeler çizildi. Ancak projelerin çizilmesi sürecinde, bir havaalanı inşası konusunun ayrıntılı incelendiğine inanmamaktayım. Çünki bir havaalanı yapılacak arazide hakim rüzgarların en az 5 sene incelenmesi gerekmektedir.

Geriye baktığımızda Atatürk Havaalanı’nda güney - kuzey istikameti ve kuzey-doğu ile  güney-batı istikametinde iki ayrı iniş ve kalkış pisti bulunmaktadır. Bu araziyi kuzeyden gelen POYRAZ rüzgarına karşı şehirde inşaa edilen yüksek binalar perdelemektedir. “GUST” adı verilen darbeli sert rüzgarları yüksek binalar kısmen engeller. Bu nedenle uçakların kalkış ve inişlerinde aşırı rüzgarın etkisi azalmış olur.

Gelelim yeni yapılan havaalanımıza. Karadeniz’e açık bir konumdadır ve Karadeniz’den gelen rüzgardan tamamen etkilenmektedir. Bir örnek: İstanbul - Londra seferinde uçağımız pistin başına geldi, rüzgar yön değiştirdi diye verilen anonstan sonra bir başka kalkış pistine gitmek mecburiyetinde kaldık. Kalkışımız bu değişiklikle 45 dakika gecikti. Kalkışta bilhassa GUST esaslı sert rüzgara maruz kalan uçak kuyruk yapısından uçağın savrulma ihtimali yüksektir. Uçak Kazaları Raporlarında istatistik verilerinde  bu tür kazalar mevcuttur.  Bu durumu Londra dönüşümüzde daha fazla hissettik. Koskoca 777 tip uçağın inişinde yan rüzgarın etkisi ile aşırı sallanması, yolcular arasında kısa panik yaratmaya yetti. Daha şiddetli rüzgarlarda ne olur, kar ve tipi yağışında durum ne olur bilmemekle birlikte, bundan böyle Sabiha Gökçen Havaalanının kullanılmasının daha bir ehveni şer olacağına inanırım.

Bir başka konu da şudur ki, açık işletme linyit yataklarından kalan göletler toprakla dolduruldu. Ancak bu dolguların zaman içinde uçakların zemine çarparak inmelerinden meydana gelen darbelere nasıl bir tepki vereceği henüz belli değildir. Bu konuda İstanbul Teknik Üniversitesinde düzenlenen seminere dinleyici bile göndermeyen bir idare, Gülliver’in Macerası misali, olası pist çökmelerinde ne yapacaklar merak etmekteyim diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı
Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.
Avrupa'da İmamoğlu çıkmazı: Çıkarlar mı değerler mi?

Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor
Suriye nasıl kutsallaştırıldı? Suriyeliler umutlu olabilir mi?
Penguen ve foklara da vergi uygulaması…
Trump'ın politikaları ABD'nin 50 eyaletinde protesto ediliyor.
Dünyadaki boykotlar: Kim neyi hedef aldı?

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi
"İNEK BAYRAMI" ekitap

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi
Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke
2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.

Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil
Dan O’Dowd, Tesla’nın Zehirli Kültürü, Başarısız Abartı ve BYD’nin Yükselişi Üzerine
ANALAR(IMIZ) SİZLER ÇOK YAŞAYIN
Amerika dış yardım yumuşak gücünden vazgeçiyor mu?
Zelenski: Kolezyum Politikasının Kurbanı

KURBANIM BUGÜN
KAZ DAĞI
GÜNÜN HABERİ
NE İSEN O
KILAVUZ KARGA

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git