A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kaz Dağı'nın eteklerinde asit gölleri

Kategori Kategori: Çevre | Yorumlar 0 Yorum | 15 Nisan 2014 11:18:23

Tarihte “Bin Pınarlı İda” olarak bilinen Kaz Dağları’nın suları ile beslenen ovalarda günümüzde asit gölleri var. Vahşi madencilik sonrası hiçbir rehabilitasyon yapılmadan terk edilen çukurlar, zamanla asit gölleri haline geldi. Sadece Etili bölgesinde 8 tane olan bu asit göllerindeki suların derelere karışması nedeniyle her yıl binlerce canlı ölüyor. Yöredeki asit gölleri ve asit maden drenajı ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalar çok önemli bir çevre sorununun varlığına dikkat çekiyor.

İNSAN MÜDAHALESİ SONUCU

Çanakkale 18 Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsünde (İYTE) görev yapan bilim insanları tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen “Çan (Çanakkale) ilçesindeki Kömür Madenciliği Faaliyetlerinin Alansal Bazda Değişiminin Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) Ortamında Uydu Görüntüleri İle Belirlenmesi” başlıklı çalışmada Çanakkale Çan ilçesi yakınlarındaki linyit madenleri ele alındı. Son 30 yıldır Çan ilçesi sınırları içerisinde birçok maden işletmesinin faaliyet gösterdiğinin altının çizildiği çalışmaya göre, bunlardan bazıları faaliyetlerini zaman içerisinde sonlandırırken, bazılarının ise faaliyetlerini sürdürdüğü dile getirildi.



Özellikle küçük ve orta ölçekli maden işletmelerinin daha kısa periyotlu faaliyetlerde bulunduğunun belirtildiği araştırmada bu maden işletmelerinin faaliyetlerini sona erdirmesinden sonra genellikle herhangi bir rehabilitasyon çalışması gerçekleştirilmeden işletme sahalarının terk edildiği dile getirildi. Araştırmada şöyle denildi; “İnsan müdahalesi sonucu doğal yapısı ve topografyası bozulan bu alanlarda büyük çukurlar oluşmaktadır. Özellikle yüksek sülfür içerikli linyit kömürünün çıkartılması işlemi sonrasında oluşan maden çukurlarına yüzeysel drenajın boşalması ve de yeraltı suyunun sızması sonucu suni göller meydana gelmiştir.”

ÇEVRESEL RİSK TAŞIYOR

Bu oluşan göl sularının bulundukları ortam nedeniyle zaman içerisinde asidik özellikler kazanarak asit maden göllerine dönüştüğünün altının çizildiği araştırmada, uydu görüntüleriyle bu göllerin 1980 yılı sonrası alansal değişiklikleri de incelendi. Çalışma bölgesi olarak asit maden göllerinin yoğun olarak bulunduğu 25 kilometrekarelik bir alan seçilirken, veriler harita, tablo ve grafiklerle görselleştirilerek çalışma bölgesine ait tematik haritalar oluşturuldu. 1980’li yıllarda sayıca artış gösteren asit maden göllerinin, sonraki 20 yıllık periyotta sayıca aşırı artış göstermediğine dikkat çekilen çalışmada yine de bu asit maden göllerinin mevcudiyeti ve alansal artışı ile çevresel risk taşıdığının altı çizildi.

SU HAVZASINDA ASİT GÖLÜ

ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümünden Araştırma Görevlisi Deniz Şanlıyüksel ve İYTE İnşaat Mühendisliği Fakültesinden Prof. Dr. Alper Baba’nın yaptığı “Çan Havzasında Terk Edilmiş Maden Sahalarındaki Atıkların Su Kaynaklarına Etkisi” başlıklı bir başka çalışmada ise su havzası olarak son derece zengin olan bölgedeki asit göllerinin akarsulara etkileri incelendi. Terk edilmiş bazı maden sahalarında biriken sularda alüminyum, demir, mangan ve nikel gibi toksik maddelerin yüksekliğinin tespit edildiği araştırmada, “Yaz aylarında artan buharlaşma etkisi ile birlikte asit göllerinde pH değerleri azalmakta ve ağır metal değerleri ise artmaktadır. Havzada yer alan asit maden göllerinin yüzey sularına karışımı/deşarjı sonucunda balık ölümleri gerçekleşmiştir” denildi.

5 GÖLÜN 4’ÜNDE CANLI YAŞAMI YOK!

2-6 Nisan 2012 tarihli 65. Türkiye Jeoloji Kurultayına sunulan MTA Genel Müdürlüğü uzmanları ve Dumlupınar Üniversitesi Maden Mühendisliği öğretim üyeleri tarafından yapılan “Terk Edilmiş Bir Maden Sahasında Asit Maden Drenajı (AMD) Oluşumunun Araştırılması” başlıklı raporda da aynı alandaki madenlerden kaynaklı asit oluşumu konu edinilmiş. Araştırma nedeniyle AMD’nin çevresel sorun oluşturduğu düşünülen beş ayrı asidik maden gölünden su, göl kenarlarından toprak ve bitki örnekleri incelenirken, ayrıca yöredeki Halilağa ve Keçiağılı köyleri gibi yakın yerleşim alanlarına içme ve sulama amaçlı su sağlayan kuyulardan su numuneleri ve köy tarım alanlarında ise toprak numenleri alınmış. İncelenen 5 gölden 4’ünde herhangi bir mikroskobik canlı yaşamı gözlenmediği raporlanırken, beşinci gölde ise pH değerinin 6’dan büyük olması nedeniyle bitki gibi bazı yaşam formlarına rastlandığı dile getiriliyor. Göl kenarlarından ve köy tarım alanlarından alınan topraklardan yirmi ayrı örnek üzerinde ağır metal analizleri ile ilgili şu değerlendirmelere yer verildi; “Özellikle Halilağa köyü tarım sahalarında yüksek düzeyde arsenik (As) tespit edilmiştir. Bütün bu arazi ve laboratuvar deney sonuçları dikkate alındığında, bölgede AMD oluşumunun oldukça önemli bir çevre sorununa neden olduğu sonucuna varılmıştır.”

25 TON ATIK SUYA 25 BİN LİRA CEZA

Çalışmalarda ortaya konan bulgular, Kaz Dağları’nın eteklerindeki ovalarda akan derelerdeki hemen her yıl gerçekleşen balık ölümlerine de ışık tutuyor. 2007 yılında Kocabaş Çayı’nda gerçekleşen balık ölümleri ile ilgili Çanakkale Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü tarafından yapılan inceleme ile ilgili tutanakta bu ölümlerin bölgedeki kömür ocaklarının atık suları nedeniyle olduğu tespitine yer verilmiş. Tutanakta Çan Etili köyü Katrandere mevkiinde faaliyet gösteren Yiğitler adlı kömür ocağının 25 bin ton suyu kanal açarak çaya akıtması nedeniyle gerçekleşen ölümlerin ardından şirkete 25 bin lira ceza kesildiği belirtildi. Tutanakta ölen binlerce balıktan ve suda yaşayan canlıdan ise “Çok sayıda ölü” diye bahsediliyor. Hemen her yıl aynı çayda ya da yakınlarında yaşanan toplu balık ölümleri bu asit göllerinin ve denetimsiz maden ocaklarının, önlem alınmadığı sürece yöredeki suları kirleteceğini gösteriyor. Geçtiğimiz yıl aynı çaydaki balık ölümleri ile ilgili gazetemizde de bir haber yer almıştı.

Kaynak : evrensel.net | Özer AKDEMİR

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.

Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler
Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git